Sağlığını Korumayı Öğren: ZEHİRSİZ EV

25 Aralık 2017 Pazartesi

ZEHİRSİZ EV


6-7 yıl kadar önce lavaboyu ciflerken elim deli gibi kaşınmaya başlayıp kızarınca muazzam bir ‘mini aydınlanma’ anı yaşamıştım. Kimyasallar bana hiç iyi gelmiyordu. Bir tek bu mu, bulaşık makinesinden bulaşıkları çıkarıp durulama ihtiyacı duyuyordum. Astığım nevresimler kuruduğunda üzerinde deterjan kalıntıları görünce hoop çamaşırları toplayıp bir daha durulama yapıyordum. Oda parfümleri beni hapşırtıyor, çamaşır suyu genzimi yakıyordu. Belli ki bütün temizlik ürünleri bana hayat dersi vermek için el ele tutuşmuş, kafa kafaya vermiş ne yapsak da bu kıza anlatsak ‘sağlıklı yaşam sadece spor ve sağlıklı beslenmeyle olmuyor, ne kadar çok kimyasala maruz kalıyorsun bi etrafına bak’ diyordu. Bu iş böyle olmayacaktı. Bu kadar kimyasalla içim hiç rahat değildi. Bir de o zamanlar henüz minicik bir bebeğim vardı. Her neyse sağ olun temizlik kimyasalları. Sayenizde hayat dersimi aldım ve o günden sonra kademe kademe dönüşüm yaşadım. Fırın temizleyicisi ayrı, duvar temizleyicisi ayrı, ahşap temizleyicisi ayrı kategorize edilmiş şu saçmasapan kimyasalları üretenlere teşekkürler ama benim için siz artık bir kenara çekilin demenin vakti gelmişti. Dedim de.

Bir şeyi ellerimizle yapmanın keyfi elbette paha biçilemez ama biliyorum herkesin bunlara ayıracak vakti, enerjisi yok. Markete gidip camsili, bulaşık deterjanını sepete atmak çok daha kolay. Konfor alanımızı terk etmek istemiyoruz. Ama en azından aldığınız temizlik ve kozmetik ürünlerinin etiketini okusanız, uğraşıp didinip kazandığınız para karşılığında çöp satmaya kalkanların cebini şişirmeye devam etmeseniz o bile bir şeydir, iyidir. İşte bu düşünceyle ben de önce uzun süre çeşitli bitkisel, organik temizlik ürünlerine yöneldim. Araştırmalarım sonrasında uzun yıllar fosfat, sert asitler veya klorlu ağartıcı içermeyen amway, mom’s green, frosch, seventhgeneration ve benzeri markanın çok amaçlı temizleyicisinden, bulaşık tabletine, diş macununa, vegan şampuanına, roll-on una varana kadar kullandım. Sentetik parfümlerle temizlik hissi yaratan yumuşatıcıların aslında ne kadar da gereksiz olduğuna ya da evin bol parfüm kokmasıyla aslında o evin temiz olmasının bir bağlantısı olmadığına aydım. Nevresimlerim, havlularım, yastık kılıflarım yumuşatıcı kokmadı ama bu bana nefes aldırdı.


Sonra yavaş yavaş sirke, kefir, turşu gibi fermente ürünler yapmaya başladıkça evde temizlik ve kozmetik malzemesi yapmaya da başladım. Tarifleri internetten bulup buluşturuyordum. Anneme soruyordum. Evimde ve kendi üzerimde deniyordum. Yakın çevremde yayıyor ve onlardan tarifler topluyordum. Sonraki keşfim aromatik yağlar ve soğuk sıkım yağlar olmuştu. Aromatik yağlar çok acayip bir şey. Etrafa her şeyi yumuşaklaştıran, iyileştiren bir enerji yayıyorlar. Her ne amaçla kullanıyorsam istikrarla devam ettiğimde mutlaka beklentimin üzerine çıkıyorlar. Neyse ben artık evi kendi yaptığım zehirsiz temizlik suyuyla temizliyorum: Bir kova suya bir bardak alkol, on damla çay ağacı yağı ve güzel bir koku vermesi için birkaç damla limon, nane ya da mandalin yağı ekliyorum. (Gül, lavanta ya da kokusunu sevdiğiniz başka bir esans yağ da olur.) Çay ağacı yağını suyla seyreltip fısfıslı bir şişeye koyup, sivrisineklere karşı kollara bacaklara sıkıyoruz ailecek. Gargara yerine hindistancevizi yağıyla/zeytinyağıyla oil pulling yapıyor ve bence bu yöntem sadece ağız temizliği değil tüm bedene şifa sağlıyor. Bir yemek kaşığı karbonatı, bir tatlı kaşığı hindistan cevizi yağı, 5-6 damla çay ağacı yağı, 2-3 damla nane yağı ile karıştırıp cam kavanoza alıp diş macunumu yapıyorum. Çaydanlıklardaki kireci limon tuzu ile çözüyorum. Zeytinyağlı sabunu, arap sabununu pek çok yüzey temizliğinde içime sinerek kullanıyorum. Sirke ve karbonatsa baş tacım. Neredeyse kullanmadığım yer yok. Temizlik algıma gerçek anlamda bir rot -balans ayarı yapmış oldum böylece.


Bu tür uğraşların bir de terapatik etkisi var. Ruhsuz, yekpare banyo dolapları içerisine kendi yaptığım deterjanları, diş macunlarını, sıvı sabunlarını yerleştirince nasıl da keyif alıyor, huzur doluyorum. Oturup şikayet etmek yerine kalkıp üretmek en iyisi 👍



Ben böyle kafama göre bir yol tutturmuş gidiyorken bu konuda ZEHİRSİZ EV adında bir kitap olduğunu öğrendim. Mercan Yurdakuler Uluengin, kaleme aldığı Zehirsiz Ev adlı kitabında yaşamınızdan zararlı kimyasalları eksiltmenin basit yollarını oldukça uygulanabilir tariflerle anlatmış. Her şey derli toplu. Gündelik yaşamımıza çok ufak gibi görünen ama oldukça anlamlı bir dokunuş yapmamız için yol gösteren iyi kalpli bir kitap. 

“Zehirsiz Ev” , içeriğinden emin olduğumuz, doğanın sağlığına ve kendi sağlığımıza zararlı olmadığını bildiğimiz, yüzlerce yıldır insanoğlu tarafından kullanılan malzemelerle evde kendi çabamızla hazırlayabileceğimiz reçeteleri içeriyor. Bunun yanı sıra evlerimizde sıkça kullanmakta olduğumuz ürünlerin içerisindeki zararlı maddeler hakkında da bilgi veriyor. Bu tür ufak değişikliklerle sağlığımıza çok önemli katkılar sağlayabilir; vücudumuzun toksin yükünü azaltabiliriz.


📍http://www.zehirsizev.com bu da web sitesi. 
Ayrıca kitabın içinde bu konuda zenginleşmek isteyenler için başvurulabilecek pek çok faydalı link de mevcut. Kitabın sağındaki solundaki boş kısımlara ben de kendi notlarımı, ilavelerimi yazdım. Al işte süper bir tarif kitabı oldu ve yeni fikirlerle sürekli güncellenecek. Benim gelecek kuşaklara aktarmak istediğim kalıcı bir şey ortaya çıkacak böylece. Bu kitap evlerde bulunmalı diyorum. Anne yemeği gibi, besleyici ve doyurucu, sade ama etkili.

Evde temizlik malzemesi yapmak için gereken tüm malzemeleri aktarlardan alıyorum. Artık öyle güzel aktarlar, öyle şık sunumlar var ki. Gramla istediğin malzemeyi alabiliyorsun. Çoğu malzeme ambalajlı. Ambalajlar üzerinde kullanım bilgileri var. Sanırım kitapçılardan sonra aktarlarda vakit geçirmeyi seviyorum 😊 


Kitaptaki tarifler içerisinde neler var derseniz çamaşır yıkama tozu, yumuşatıcı, leke çıkarıcı, bulaşık yıkama tozu,  tuzu, yüzey ve cam temizleyici, diş macunu, deodoran, cilt toniği, nemlendiricisi, temizleyicisi, sinek kovucu, oyun hamuru..gibi gün içerisinde sürekli temas ettiğimiz malzemeler. Bunları yaparken kullandığı malzemeler ise çoğu aktarlardan, bir kısmı marketlerden ve eczanelerden rahatça temin edilebilecek boraks, çamaşır sodası, karbonat, arapsabunu, limon tuzu, gliserin, balmumu, sirke, krem tartar, oksijenli, aromatik yağlar gibi ekonomik malzemeler.

‘Zehirsiz Ev’ kitabından sevdiğim bazı tarifler burada dursun:
  Bulaşık makinesi tozu
İçindekiler : 
  • 1 bardak çamaşır sodası
  • 1 bardak karbonat
  • 1 bardak boraks
  • 3 bardak limon tuzu
  • Yarım bardak kaya tuzu
  • 20-30 damla limon veya portakal yağı

Hazırlama : 
Kaya tuzunun içine seçtiğinizi uçucu yağı damlatıp karıştırın. Limon tuzunu, karbonatı ve boraksı ekleyip karıştırın.(Limon tuzu çok iriyse havanda taneleri biraz ufaltın.) Çamaşır sodasını ekleyip karıştırdıktan sonra kavanoza almadan önce bir süre havalandırın. Kapaklı bir kavanozda saklayın. Her yıkamada makinenin deterjan gözünü bu karışımla doldurun. 👌
Çamaşır yıkama tozu
İçindekiler:
  • 1 bardak ince rendelenmiş saf zeytinyağı sabunu
  • 2 bardak çamaşır sodası
  • 2 bardak boraks
  • 15-20 damla uçucu yağ (isteğe bağlı)

Hazırlama:
Malzemelerin hepsini -tercihen açık hava- bir kapta karıştırın. Kapaklı bir kavanozda saklayın. Makinenin deterjan gözüne her zaman koyduğunuz ölçüde koyarak başlayın. Zamanla ne kadar kullanmanız gerektiğini keşfedeceksiniz. 💪
Diş macunu
İçindekiler :
  • 5 çorba kaşığı kalsiyum karbonat veya ince elenmiş beyaz kil
  • 1 tatlı kaşığı karbonat
  • 3-4 çorba kaşığı gliserin veya içme suyu
  • 10 damla nane yağı
  • 1 çay kaşığı stevya tozu ( isteğe bağlı; gliserin kullandıysanız tatlandırmaya gerek olmayabilir)

Hazırlama:
Kalsiyum karbonat veya beyaz kille, karbonatı bir kapta karıştırın.
Gliserin veya suyu ekleyerek macun kıvamına getirin. Nane yağını ve tatlandırıcıyı ekleyin. Diş macununuz hazır. Hazırladığınız macunu kapaklı ufak kavanozlara bölebilir, biraz daha maceracıysanız ufak şırıngalarla, pasta kreması tüpleriyle veya seyahat boyu kozmetik tüpleriyle denemeler yapabilirsiniz. Piyasadaki diş macunlarını kullandığınız sıklıkta ve miktarda kullanın. Fırçayı macunun içine daldırmak yerine her seferinde dondurma çubuğu gibi bir araçla karıştırdıktan sonra fırçanıza sürün. İçinde bakteri üreyebileceği için uzun süre bekletmemeye dikkat edin.

  Bebek şampuanı
İçindekiler :
  • 1 kahve fincanı ince rendelenmiş saf zeytinyağı sabunu
  • 4 kahve fincanı su
  • 2 tatlı kaşığı badem yağı veya zeytinyağı

Hazırlama:
Suyu kaynatarak rendelenmiş sabunu içinde eritin. Biraz soğuduktan sonra seçtiğiniz yağı veya yağ karışımını ekleyin. Pompalı bir şişede saklayın. Bebeğinizin gerek saçında gerek vücudunda haftada birden sık olmamak üzere kullanın.
Daha bunlar gibi nice tarifler var. Mesela şunlara da bir bakın   1 - 2

Sonuç olarak evimizi temizleyip güzelleştireyim derken sağlığımızdan olmayalım, kendimizi süsleyip püsleyelim derken kimyasallara bulanmayalım. Çünkü dünyanın en güzel evi kendimiziz, bizim bedenimiz. Haydi en kolay başlayabileceğiniz yerden siz de başlayın! Solumayın şu zehirleri. Neyi okursak, ne ile meşgul olursak ona dönüşüyoruz aslında… Yaşam dönüşümdür.

Geceye bir de şarkı bırakalım

Bu şarkıyı çok severim çünkü içinde eski koltuklar, plastik terlikler, el örgüsü rengarenk hırkalar, limon kolonyası, tezgah altına gerilmiş çiçekli bezden perdeler, emaye kaplar, hasırdan sepetler, pazen gecelikler, merdaneli çamaşır makinesi, kumaş mendil, çamaşır çiviti, pekmez kaynatan anneanneler, yaprak sarması var. 💙

Herkese iyi uykular, şifalı düşler. Dinlenmiş, iyileşmiş, umut dolmuş halde, mis gibi ferahfeza sabahlar…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum Kuralları:
-Lütfen reklam ve tanıtım içeren yorumlar yapmayınız.
-Küfür ve hakaret içeren yorumlar yapmayınız.
-Sadece konu ile ilgili yorumlara cevap verilir.