Sağlığını Korumayı Öğren: DETOKSİFİKASYON

14 Ağustos 2020 Cuma

DETOKSİFİKASYON


Selamlar,

Bu konuyu iyi anlayabilmek için çok araştırdım.
Sentezlediğim notları paylaşıyorum.
Umarım yardımcı olur.


Toksinlerin önemli bir kısmı YAĞDA ÇÖZÜNÜR maddelerdir. Vücudumuz ise toksinleri idrar, dışkı, safra veya ter olarak atmaya çalışır. Bu nedenle toksinlerin SUDA ÇÖZÜNÜR hale getirilmesi gerekmektedir. Aksi taktirde bu toksinler yağdan zengin beyin gibi, enzimce zengin hücre zarı gibi dokularda yerleşir ve etrafı zehirlemeye devam eder.


Vücudumuzun ana detoksifikasyon organı karaciğerdir. Yani vücudumuzun toksinleri uzaklaştırma kabiliyeti büyük oranda karaciğere bağlıdır. Karaciğerde toksinler yağda çözünür durumdan suda çözünür duruma çevrilmek için 2 aşamalı bir süreçten geçer. Bunlara FAZ 1 ve FAZ 2 detoksifikasyon sistemleri denir.



Bu şekil önemli.

FAZ 1 ve FAZ 2 DETOKSİFİKASYON

Faz-1 işleminde yağda çözünen toksinler enzimatik yolla ara ürün haline dönüştürülür. FAZ 1 sistemi 50 den fazla enzim içeren bir sistem olduğu için CYP450 enzim sistemi de denir. Bu dönüşümle meydana gelen ARA ÜRÜNLER Faz-2 basamağına girer.

Faz-2 basamağına gelen toksin ara ürünleri
  • glutatyon konjugasyonu,
  • metilasyon,
  • sülfasyon,
  • asetilasyon,
  • glukuronizasyon


gibi işlemlerden geçerek suda çözünür hale gelirler (konjugasyon yolu). Böylece idrar-safra-ter ile atılabilir hale dönüşürler.

Faz 1 den Faz 2 ye geçen ara ürünlerin büyük bir kısmı orijinal toksinden daha reaktif ve zararlıdır. Yani daha toksiktir.

VÜCUTTA DETOKSİFİKASYON DENGESİNİN BOZULMASI

1) FAZ 2 detoks sistemi yavaşsa ya da yetersiz ise Faz 1 de üretilen toksik ara ürünler vücuttan temizlenemez ve kanda “toksik ara ürünler” birikir. Bilinçsizce şelasyon yapılırsa daha çok toksik ara ürün oluşur. Orijinalinden daha reaktif toksik ara ürünler için bol antioksidanın hazır bulunması gereklidir.

2) FAZ 1 detoks sistemi yavaşsa ya da enzimler yetersiz ise Faz-2 basamağı için ara ürün yapılamaz. Toksinler yağda çözünür halden suda çözünür hale getirilemez; yağ dokuda birikir. Bu durumda da 1. detoks fazını güçlendirmek yerine Faz 2 yi güçlendirmek iyileşmek adına uygun yol olmaz. FAZ 1 deki enzimler aktive edilmeli ve hızlandırılmalıdır.

FAZ 1 İN SAĞLIKLI ÇALIŞMASI İÇİN GEREKEN MİKROBESİNLER

KULLANILAN MİKROBESİNLER
  • Riboflavin (Vit B2)
  • Niasin (Vit B3)
  • Piridoksin (Vit B6)
  • Folik asit (Vit B9)
  • Vitamin B12
  • Glutatyon
  • Dallı zincirli amino asitler
  • Flavonoidler
  • Fosfolipidler


ANTİOKSİDANLAR KORUYUCU BESİNLER (Serbest radikalleri süpürürler)
  • Karotenler (Vit A)
  • Askorbik asit (Vit C)
  • Tokoferoller (Vit E)
  • Selenyum
  • Çinko
  • Bakır
  • Manganez
  • Koenzim Q
  • Thioller (Lahanagiller, turpgiller, sarımsak-soğan vb.)
  • Biyoflavonoidler
  • Silimarin (deve dikeni)
  • Piknogenol


FAZ 2 NİN SAĞLIKLI ÇALIŞMASI İÇİN GEREKEN MİKROBESİNLER

KULLANILAN MİKROBESİNLER
  • Amino asitler
  • Glisin
  • Taurin
  • Glutamin
  • N-Asetil Sistein
  • Sistein
  • Metionin
  • Magnezyum
  • Kolin
  • Vit B5
  • Vit B12
  • Vit B9
  • Vit C


Görüldüğü gibi yeterli bir detoksifikasyon yapabilmek için bütün bu aşamalarda vücudun antioksidan sistemlerine, birçok enzime (CYP450 enzim sistemi), birçok vitamine (özellikle B grubu, vitamin C ve vitamin E) ve minerale, aminoasit ve peptidlere (glutatyon) ve diğer besin unsurlarına ihtiyaç vardır.

FAZ 2 DETOKSİFİKASYON DESTEKLERİ
Sülfasyon:
  • Sarımsak,
  • Lahanagiller (brokoli, karnabahar, turp,hardal..)
  • Glukozamin sülfat,
  • Metionin,
  • MSM


Metilasyon:
  • Aktif folat,
  • Vit B12,
  • Vit B6,
  • Betain,
  • Metionin,
  • SAM e,
  • birçok tohumlar ve baharatlar


Glukuronidasyon:
  • Disbiyosis tedavisi,
  • D-Glukarat,
  • Kereviz,
  • Dereotu,
  • Maydanoz


Glutatyon konjugasyonu:
  • N- asetil sistein, denature olmamış whey proteini,
  • Alfa lipoik asit,
  • Lahanagiller,
  • Avokado,
  • Sarımsak


Diğer güçlü Faz 2 destekleri
  • Zerdeçal
  • Zencefil
  • Enginar
  • Biberiye
  • Deve dikeni
  • Yeşil çay
  • Turunçgiller
  • Kakule
  • Çubuk tarçın
  • Sumak
  • Isırgan
  • Karahindiba kökü
  • Omega 3 içeren gıdalar


FAZ 3 - TOKSİNLERİN ATILMASI
Toksinlerden kurtulabilmek için karaciğer yanında detoksta görev alan tüm organ ve dokuların sağlıklı olması ve birbiri ile uyumlu olarak çalışması gerekmektedir.

BÖBREKLER
Faz 2 de suda çözünür hale getirilen toksinlerin bir kısmı kan dolaşımı yoluyla böbreklere ulaşır ve buradan süzülerek idrar yoluyla vücuttan atılır. Bu yüzden vücuttaki civa ve kurşun gibi bazı ağır metallerin miktarını saptayabilmek için provokasyonlu idrar testleri yapılmaktadır.

DERİ
Derideki ter ve yağ bezleri önemli bir detoks fonksiyonunu yerine getirirler. Egzersiz hem dolaşımı hızlandırarak dokularda biriken toksinleri harekete geçirir, hem de ter yoluyla bu toksinlerin vücut dışına atılmasını sağlar. Masaj ve saunanın da benzer bir etkisi vardır.

BAĞIRSAKLAR
Faz 2 den geçtikten sonra safra yolu ile bağırsağa atılan toksinler dışkılama yolu ile uzaklaştırılır. Safra ile bağırsağa atılan toksinlerin dışkı yoluyla vücuttan kolayca atılabilmesi için bağırsak fonksiyonlarının da sağlıklı olması gerekmektedir. Kabızlığı olan veya bağırsak florası bozuk bir kişinin karaciğer detoks sistemi ne kadar iyi çalışıyor olursa olsun dışkı atılmasının gecikmesi durumunda bağırsakta uzun süre bekleyen toksinler yeniden emilerek dolaşıma geri dönebilmektedir. LİF li beslenmek çok önemlidir.



TOKSİN KAYNAKLARINI AZALT
  • Doğal günlük temizlik ürünleri ve malzemeleri kullanın.
  • Evinizde sprey şeklinde böcek ilacı kullanmayın.
  • Kullandığınız kozmetik ve cilt ürünlerinin sentetik kokular, paraben, fitalat, ağır metal vb toksin içermediğinden emin olun.
  • Serbest gezen ve otlanarak beslenen hayvanların et ve yumurtalarını tercih edin.
  • Temiz su için ve yemeklerde kullanın; musluk suyu kullanıyorsanız iyi kalite bir filtreden geçirin. Plastik yerine cam şişe, cam damacana tercih edebilirsiniz. Bedeninize giren suyun kalitesi çok önemlidir ve bol su için.
  • Evinizin ofisinizin havalandırmasına özen gösterin; temiz hava temini çok önemlidir.
  • Yeterli lif tüketin. Lifler toksinleri çekerek vücudun dışına atar.


SAUNA VEYA BUHAR BANYOSU
  • Saunaya girmeden önce en az yarım litre su için.
  • Harekete geçirilmiş toksinleri böbrekleriniz ve dolaşım yoluyla atmak için sauna sırasında ve sonrasında da en az yarım litre su için.
  • Genel olarak sağlıklıysanız 10 dakika ile başlayın ve günde 5 dakika arttırarak süreyi en fazla 30-40 dakikaya çıkarın.
  • Kronik bir hastalığınız varsa veya ilaç kullanıyorsanız, doktorunuzdan izin alarak 5 dakika ile başlayın ve süreyi tahammül edebildiğiniz kadar tedrici olarak arttırın.
  • Kronik hastalık ve toksik maruziyet öyküsü olanlar için ideal sauna sıcaklıkları 65 derece santigrat seviyesidir.
  • Kızılötesi saunalar düşük sıcaklıktadır. Toksinleri atmak için normal saunalardan daha etkili olup daha kolay tolere edilebilirler.
  • Toksinleri cildinizden atmak için saunadan sonra duş alın. Sauna sizde yorgunluk, bulantı , irritabl bağırsak gibi toksinlerin vücuda yayılması kaynaklı semptom oluşursa C vitamini alabilirsiniz.


OZON TERAPİ
  • Ozon vücudun antioksidan sistemi harekete geçirerek karaciğer ve böbreklerdeki metabolik aktiviteleri uyarmakta ve bu organların detoksifikasyon oranlarını artırmaktadır.
  • Ozon terapi hücre ve dokulara giden kan dolaşımını hızlandırır.
  • Dokuların oksijen kullanımını arttırır.
  • Kan ve Lenf sistemini temizler.
  • Damarları (arter ve venler) yeniler.


GLUTATYON
  • Glutatyon vücudunuzdaki her hücrede vardır ama en yüksek yoğunluğu karaciğerdedir. Cıvanın vücudunuzdan uzaklaştırılmasının birinci ve en önemli yolu glutatyondur. Bu işlemin büyük bir kısmı karaciğerde gerçekleşir ve cıva buradan safraya ve oradan da dışkınıza atılır.
  • Eğer yeteri kadar glutatyonunuz yoksa cıvayı atmakta sıkıntınız var demektir. Bu da cıvanın birikip hücrelerinize zarar vermesine ve sonuçta da otoimmun bir hastalığa neden olabilir. Araştırmalar, artan glutatyon düzeyinin, safra ile atılan cıva miktarında önemli bir artış sağladığını göstermektedir.
  • Glutatyon, glutatyon-S-transferaz (GST) adı verilen önemli bir enzim tarafından yapılmaktadır. Bazı kişilerin genetikleri nedeniyle GST si yavaş çalışır ve glutatyon miktarları kolaylıkla tükenir ve vücutlarından toksinleri uzaklaştırmak güçleşir.
  • Glutatyonun düşmesinin bir nedeni de glutatyon yapmak için gerekli besinleri tüketmemenizdir. Glutamin, sistein ve glisinden oluşan glutatyondaki özellikle sistein amino asidi çok önemlidir. Çünkü sülfür içerir ve cıvayı yakalayan ve ona bağlanan kısım da budur.


ALFA LİPOİK ASİT
  • Glutatyon düzeylerinin yüksek kalmasını sağlayan önemli moleküllerden biri de, yağda çözünebilen ve beyin dahil , bütün hücrelerinizin içine girebilen alfa lipoik asittir. Glutatyon işini yapıp serbest radikalleri temizlerken, kendisi de okside olur ve işini yapamaz ve başka birşey temizleyemez hale gelir.Alfa lipoik asit en güçlü ikinci antioksidandır ve glutatyonu iyileştirerek tekrar işini yapmasını sağlar.

  • Alfa lipoik asit kaynaklar koyu yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak, karalahana, brokoli..), hayvansal besinler (sığır eti) ve sakatatlardır (ciğer) . Bu moleküller, toksin ile ilişkili bir hastalığınız varsa cıva vb toksinlerin detoksifiye edilmesini desteklemek ve hücrelerinizin iyileşmesine yardımcı olmak için sık kullanılan moleküllerdir.



!! ÖNEMLİ NOT


Glutatyon, alfa lipoik asit, NAC kullanımlarında uzman bir fonksiyonel tıp hekiminin gözetiminde olmak, kişiye uygun bir protokolü ve sıralamayı takip etmek  çok önemlidir. Kendi kendinize detoks ajanları kullanarak detoks yapmanızı asla önermiyorum. Konuyla ilgili olarak Andy Cutler protokolü gönderime de göz atın. Glutatyon aldıktan sonra durumu kötüye giden pek çok kişinin hikayesi de var maalesef.


2 yorum:

  1. Bu kadar zaman içinde sizi nasıl farketmemişim şaşırdım . Verdiğiniz bilgiler blogdaki yazılar çok çok kıymetli .Teşekkür ediyorum emekleriniz için . Sağlklı günler dilerim

    YanıtlaSil
  2. teşekkürler. google aramalarda pek çıkarmıyor malesef biraz öyle kendi halinde bir blog olarak kaldığımdan keşfedilemiyor.size de sağlıklı günler

    YanıtlaSil

Yorum Kuralları:
-Lütfen reklam ve tanıtım içeren yorumlar yapmayınız.
-Küfür ve hakaret içeren yorumlar yapmayınız.
-Sadece konu ile ilgili yorumlara cevap verilir.