KAYNAKLAR:
HAŞİMOTO NEDİR?
Haşimoto modern zamanların
salgını. Haşimoto bir tiroit hastalığından daha fazlasıdır; otoimmün bir
hastalıktır. Aynı zamanda hipotiroidiye neden olan ana sebeplerdendir. Pek çok hipotiroid
hastası aynı zamanda Haşimoto hastasıdır; fakat bunu bilmemektedir. Çünkü sıklıkla yapılan hastane
kontrollerinde tiroid hormonları test edilip tiroid antikorları kontrol
edilmediğinden HAŞİMOTO TANISI ALMAMAKTADIR.
Haşimoto anti TPO ve/veya anti TG antikorlarının
birinin ya da her ikisinin birlikte ortaya çıkardığı tiroid bezine yönelik bir bağışıklık fonksiyonu problemidir. Tiroit
hormonlarının ve TSH ın normal olduğu ancak antikorların yüksek olduğu
hastalarda henüz tiroid yetmezliği gelişmemiş Haşimoto hastalığı vardır.
Haşimoto Hastalığında
vücudunuzun bağışıklık sistemi tiroid bezine karşı antikor üretir. Vücudun
normalde yabancı moleküllere saldırırken kullandığı antikor adı verilen vücudun
silahları tiroid bezine saldırır, tahrip
eder ve çok fazla iltihap oluştururlar. Zaman içinde tiroid bezi iyice hasar
görür, yeterli hormon salgılayamaz hale gelir. Bu şekilde tiroid bezini yok
ederler. Bu zamanla kanda tiroid hormon seviyelerinin azalmasına ve nihayetinde
hipotiroidizme neden olur.
Haşimoto hastalığı dünyadaki
en yaygın otoimmün hastalıktır. Hipotiroidizmin yaklaşık % 90'ına Haşimoto
hastalığı neden olur. Klasik tıpta Haşimoto hastalığının otoimmün bileşeni için
herhangi bir tedavi sunulmamaktadır. Geleneksel tıp, Haşimoto tiroidini önemli
bir sorun olarak tanımıyor. Bununla demek istediğim, Hashimotonuz varsa
uygulanan tedavi sadece hipotiroidiniz varsa uygulanan reçeteli tiroit hormon ilaç tedavisi ile aynı tedavidir.
YANİ OTOİMMÜN BİLEŞENE YÖNELİK HERHANGİ
BİR TEDAVİ UYGULANMAMAKTADIR.
Bu sebeple burada hastaya
çok büyük görev düşmektedir. Öncelikli olarak tiroit hormonlarının yanı sıra
tiroit antikor ölçümlerini de mutlaka yaptırmalıdır. Hormon tedavisinin yanı
sıra beslenmeden takviye tedavilerine kadar hastalığına bütüncül yaklaşabilen
bir hekim ile geç olmadan tedavide doğru bir yaklaşım geliştirilmelidir.
Haşimoto Hastalığınızın NEDENLERİ
iyileşme sürecinizin temelini oluşturur. Aslında bu NEDENLER anahtar noktadır. Çünkü
bir kişinin Haşimoto hastalığının nedeni Haşimotolu başka bir kişiden tamamen
farklı olabilir. Bugün özellikle bu noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum.
Listeyi incelediğinizde
göreceğiniz gibi ENFEKSİYONLAR bu
otoimmün hastalığın önemli ve sıklıkla göz ardı edilen bir nedeni. EPSTEİN-BARR VİRÜSÜ muhtemelen Haşimoto tiroid hastalığına neden olan en yaygın
enfeksiyondur. Epstein-Barr virüsü, öpücük hastalığı olarak da bilinen mononükleoza neden
olan virüstür. Bu nedenle Haşimotolu hastalarda kan testleri ile bu ve diğer listelenen yaygın
virüsler açısından test yaptırabilir.
Helicobacter
Pylori gibi mide-bağırsak enfeksiyonlarının da Haşimoto ile
bağlantısı vardır. Bu yüzden tedavide mide-bağırsak fonksiyonlarını
iyileştirmek kaçınılmazdır. Ayrıca haşimoto hastaları sinüs, kulak burun ve
solunum yolu enfeksiyonlarına karşı daha hassas olurlar.
Diğer yandan listeden de
göreceğiniz gibi emosyonel durum ve travmalar da haşimoto hastalığında oldukça
önemli bir etkendir. Bu tür faktörler sorgulanmadığı için kortizol ve adrenal
yetersizlikler es geçilmektedir. Haşimoto hastalarında bu nedenle gerek
beslenme ile gerekse uygun takviyeler ile adrenal fonksiyonlar adım adım desteklenmelidir.
Haşimotonun arkasındaki
faktörler arasında iyot da yer almaktadır. Çok fazla ve çok düşük iyot
seviyeleri tiroidlerimiz için zarar vericidir. Takviye yapılmadan önce mutlaka
seviyeleri ölçülmelidir. Flor, klor, brom maruziyetinin iyot alımını azaltan
faktörler olduğu akılda bulundurulmalıdır.
Haşimato SİNSİ ilerleyen bir
durum olup 5 aşaması vardır:
1. AŞAMA:
Kişi haşimoto oluşumu için genetik yatkınlığa sahiptir. Ancak aslında tiroid
veya otoimmün hastalığı yoktur.Tiroid fonksiyonları normaldir ve tiroide
yönelik bir saldırı henüz yoktur.
2. AŞAMA: İmmün sistem, tiroid bezini yabancı bir saldırgan olarak algılamaya
başlar. Kişide semptomlar başlamıştır ancak TSH, T3 ve T4 değerleri
normaldir. Bununla beraber tiroid antikor testleri kişinin tiroid
antikorlarının yükselmeye başladığını gösterebilir.
3.AŞAMA: Tiroid, hasarı telafi etme yeteneğini kaybeder ve tiroid hormonu üretimi
etkilenmeye başlar. Bu aşamada T3 ve T4 ''normal'' seyrederken TSH 2 ile 10
arası değerleri göstercektir.Bu da sıklıkla klinik belirti vermeyen hipotiroidizm olarak tanımlanır.
4.AŞAMA: Tiroid bezi tiroid hormonlarını üretme yeteneğini kaybettip tiroid bezi yetersizliği oluşmuştur. Tiroid bezinin çok büyük bir bölümü tahrip olmuştur. TSH yükselecek, T4 ve T3 düşük olacaktır ve artık siz ''tanı konulabilir'' ve ''tedavi edilebilir'' kabul edilirsiniz !!
5.AŞAMA: Sjögren, lupus, romatoid artrit gibi bir çok diğer otoimmün hastalıkların
gelişimi başlar. Tedavisi çok önemlidir; geciktirilmemelidir yeni eklenebilecek
otoimmün hastalıkları önlemek için periyodik kontroller yapılmalıdır.
!! Bir otoimmün hastalığınız olduğunda, diğer
otoimmün hastalıklar geliştirme riskiniz yüksektir. Tiroid bezinize otoimmün
saldırıyı sakinleştirmek için hiçbir şey yapılmazsa, bağışıklık sisteminizin
vücudunuzun diğer bölgelerine saldırmaya başlama ve aşağıdaki hastalıkları
geliştirme riski artar.
- Romatoid artrit
- Vitiligo
- Pernisiyöz anemi
- Tip 1 diyabet
- Sedef hastalığı
- Multipl Skleroz
- Alopesi Areata
- Sistemik lupus eritematoz
Haşimoto semptomları
- Yorgunluk, halsizlik, uyuşukluk
- Kolay üşüme
- Kramplar, eklem ağrıları
- Kilo alma
- Seste değişiklik
- Gebe kalmada güçlük
- Kuru cilt ve saç
- Unutkanlık
- Depresyon, anksiyete
- Hareketlerde yavaşlama
- Göz altlarında ve yüzde şişme; ödem
- Tiroitte büyüme, guatr
- Kabızlık
- Saç dökülmesi
!! Kadınlarda erkeklere
oranla daha yüksek görülür. Yaklaşık 8 kat daha fazla (Birçok otoimmün
hastalıkta olduğu gibi )
Ailede hastalık öyküsü
olanlarda, sigara içenlerde ve başka otoimmün hastalığı olanlarda görülme riski
daha fazladır.
HAŞİMOTODA YAPILMASI
GEREKENLER
# 1 Gluteni ve Kazeini Diyetinizden
Çıkartın
Haşimoto hastalığı ile
gluten intoleransı arasında çok güçlü bir bağlantı vardır, bu yüzden tüm
hastalarıma gluteni diyetlerinden çıkarmasını öneriyorum. Gliadin, glutende
bulunan ve tiroid ile benzer bir moleküler yapıya sahip olan bir proteindir.
Bu, Haşimoto'lu biri için büyük bir sorun olabilir, çünkü vücut tiroid ve
gliadin arasında ayrımı yapamayabilir, bu nedenle bağışıklık sisteminiz her
ikisini de işgalci ve saldırı olarak işaretler. Gluteni diyetten çıkarmak,
Hashimoto’nun enflamatuar bir durum olması nedeniyle başka bir önemli adım olan
vücuttaki iltihabı azaltmaya da yardımcı olmaktadır. Hastalarımın çoğu, gluteni
diyetlerinden çıkardığında büyük bir iyileşme görmektedir. Birçoğu daha enerjik
hissediyor, daha az şişkinlik ve diğer sindirim rahatsızlıkları yaşıyor ve beyin
sisi azalarak kayboluyor. Bununla
birlikte, gluteni diyetlerinden çıkaran herkesin hemen daha iyi
hissetmeyeceğini bilmek önemlidir.
# 2 Gıda Hassasiyetlerinizi
Tespit Edin
Haşimoto’nun otoimmün bir
durum olması nedeniyle, vücudunuzun da reaksiyona girdiği yiyecekler de dahil
olmak üzere enflamatuar yiyecekleri diyetinizden çıkarmak önemli bir adımdır.
Gereksiz iltihap kaynakları, bağışıklık sisteminizi olduğundan daha fazla
kışkırtmaktadır. Eliminasyon diyeti yaparak hangi yiyeceklerin sizi hasta
ettiğini ve hormon dengesini sağlamak ve daha iyi hissetmek için diyetinize
hangi yiyecekleri dahil etmeniz gerektiğini belirleyebilirsiniz.
# 3 Stresinizi Azaltın
Stres azaltma, herhangi bir hastalıktan
kurtulmanın büyük bir parçasıdır ve Haşimoto’nun bir istisnası yoktur. Stres
her şeyi daha da kötüleştirebilir ve daha fazla hormon dengesizliğine yol
açabilir. Beyninizin şu anda hazır olması için eğitilmesine ve gereksiz stres
etmenlerini durdurmasına yardımcı olmak için farkındalık eğitimlerini tavsiye
edebilirim. Ayrıca genel stres azaltma için yoga, meditasyon ve orta seviyede günlük
egzersizi öneririm.
# 4 Gerekli Tüm Testleri
Yaptırın
Doğru test, Haşimoto hastalığının
iyileşmesinin önemli bir parçasıdır. Tam
bir tiroid paneli (tiroid hormonları ve antikorları vb), gıda duyarlılığı
testleri, çeşitli enfeksiyon testleri, ağır metal testleri, adrenal bez testleri, kan
şekeri, mineral ve vitamin testleri mutlaka detaylı bir şekilde yapılmalıdır.
Tüm bu testler Haşimotoları tedavi etmek için bütünsel yaklaşımın bir
parçasıdır. Tiroid panel testleriniz değerlendirirken konvansiyonel tıp
aralığına göre değil fonksiyonel tıp referans aralığına göre değerlendirme
yapılmalıdır.
# 5 Kök Nedeninizi Ortaya
Çıkarın
Bütüncül Tıp doktoru olarak
Haşimoto hastaları ile çok sık çalışıyorum ve herkesin farklı bir kök nedeni
olduğunu öğrendim. Birisi altta yatan tek bir tetikleyici faktöre sahip olsa
da, bir başkası bir avuç sebebe sahip olabilir. İşte benim uygulamada yaygın
olarak gördüğüm bazı kök nedenler:
- Ağır metal toksisitesi
- Bağırsak enfeksiyonları
- HPA ekseni disfonksiyonu
- Kan şekeri dengesizliği
- Vitamin/mineral eksiklikleri
- Gıda duyarlılıkları
- Emosyonel sebepler
Kök nedeninizin ne olduğunu
anlamak, Haşimoto hastalığını doğru tedavi etmek için önemlidir.
Yani:
Yani:
*Bağırsaklar tedavi edilmelidir
Haşimoto
hastalarında tedavi tüm diğer otoimmün hastalıklarda olduğu gibi bağırsaktan
başlamalıdır. Disbiyosis (bağırsak flora bozukluğu), Geçirgen bağırsak, SIBO gibi
kronik bağırsak sorunları çözülmelidir. Bu şekilde bağırsaktaki kronik
enflamasyon ortadan kaldırılabilir.
*Beslenme düzeltilmelidir
Bağırsak
florasını bozan ve kronik enflamasyonu artırarak otoimmün reaksiyona yol açan
gıdalar ve unsurlar diyetten çıkarılmalıdır.
- Rafine şeker, fruktoz şurubu ve suni tadlandırıcılar
- Gluten
- Süt ve süt ürünleri (Kazein ve laktoz)
- Lektin ve fitatlar
- İşlenmiş, rafine edilmiş gıdalar ve katkı maddeleri (msg, sulfit ..)
- Toksik halojenler içeren gıdalar (flor, klor, brom)
- Genetiği değiştirilmiş gıdalar (GDO), soya
- Lifsiz ve sağlıklı yağdan fakir beslenme
- Gıdalardaki zirai ilaç kalıntıları
- Ağır metal içeren gıdalar ve kozmetikler
- Hormon bozucu zeno östrojenler
*Vitamin ve mineral eksiklikleri
(mikronutrientler) tamamlanmalıdır.
Bağışıklık
sisteminin yeniden dengelenebilmesi, vücudun enflamasyondan temizlenmesi ve
kendisini yenileyerek sağlıklı bir metabolizmayı devam ettirebilmesi için
ihtiyaç duyduğu tüm unsurlara ait eksiklikler laboratuar testleri ile tespit
edilmeli ve bu eksiklikler bütüncül bir tedavi yaklaşımıyla yerine konmalıdır.
İyot
Haşimoto
hastalarında iyot dengesi hassastır ve hastanın
idrar iyot düzeyleri mutlaka takip edilmelidir. Yetersizliği kadar
fazlası da zarar vericidir.İyot sadece
tiroit fonksiyonları için değil östrojen dengesi, beyin, meme, akciğer, prostat
sağlığı için de çok önemlidir. Özellikle
iyotun gıdalarla alımının yetersiz olmasının yanı sıra flor, krom, brom gibi
iyota moleküler olarak benzeyen diğer halojenler de iyotun yerini alma
potansiyeline sahip olup iyot fonksiyonlarını engellemektedir. Bu nedenle
halojen toksisitesinden korunmak gerekir. Klorlu içme suları, havuzlar, florlu
diş macunları, koruyucu olarak brom içeren gıdalar, yazar kasa fişleri, saç
boyaları bu toksik kirliliği artıran faktörlerdir.
Günlük
ihtiyaç 150-200 mcg kadar olsa da bu tür halojenler varlığında bu miktar
yetersiz kalabilmektedir. İyot dışardan
takviye edildiğinde tiroit peroksidaz aktivasyonu artmaktadır. Bu nedenle iyot
takviyesi öncesi vücudun demir yeterliliği önemli bir ayrıntıdır. Haşimoto
hastalarında iyot mutlaka doktor kontrolünde antikorlar düşme eğilimine
geçtikten sonra kullanılmalıdır.
Ferritin
Demir
eksikliği tiroit hormon üretimini bozabileceği gibi fazlalığı da oksidatif
hasara neden olabilmektedir. Kronik
demir eksikliğinin kökeninde mide asidi yetersizliği ve SİBO nun olabileceği
unutulmamalıdır.Ferritin değerleri haşimotolu hastalarda takip edilmelidir ve
40-60 ng/ml aralığı optimum olarak baz alınabilir. Tabi laboratuar değerleri
kadar klinik bulgular da önemlidir.
Selenyum
Selenyum
hem T4 ün T3 e dönüşümünde rol almaktadır hem de vücudumuzun master
antioksidanı glutatyonun kullanılabilir
hale gelmesi için kofaktör olarak görev yapmaktadır. Yani oksidatif hasarı
azaltarak Anti TPO değerlerinin düşmesini destekler. Haşimotoda çok önemli bir
takviyedir.
Kanda bakılan serum selenyum değerinin 100-150
ug/ml aralığı optimal düzeylerdir. Selenyum eksikliğinde özellikle
L-selenometionin formu günde 100-400 mcg dozlarda mutlaka doktor takibinde
kullanılabilir. Selenyumun yüksek seviyeleri insülin direnci ve diyabetle
ilişkilendirilmekte olup dikkatli kullanılmalıdır.
Çinko
T4 ün aktif form
olan T3 e dönüşmesinde rol alır.Ayrıca hipotalamustaki tiroit hormonu
reseptörlerini tetikler. Kanda serum çinko seviyeleri ölçülmeli ve takviye
gerekirse bakırla birlikte takviye edilmelidir. Çünkü çinko vücuttaki
bakır depolarını kullanır.
Magnezyum ve D vitamini
Magnezyum birçok enzimin aktifleştirilmesi için gereklidir. Metilasyon
döngüsü, enerji üretimi ve detoksifikasyonun olmazsa olmazıdır. Mg düzeyi 2,2 –
2,5 ng/ml seviyelerinde tutulmalı
Tiroit hormonlarının reseptörlerle sağlıklı iletişim kurabilmesi için D
vitaminine ihtiyaç vardır.Hem de immun sistemin işlerliği için gereklidir.
*Ozon ve Yüksek Doz C
Vitamini Tedavisi
Haşimoto hastalığının
tedavisinde uygun hastalarda ozon terapiden de faydalanılmaktadır. Ozon
tedavisi ile hem kronik enflamasyonun azaltılarak antioksidan sistem
güçlendirilmekte hem de antimikrobial etkileri ile mikrobial yük
azaltılmaktadır.
Benzer şekilde damardan
“antioksidan dozda C vitamini” uygulanması ile vücudun antioksidan kapasitesi
arttırılmakta ve Haşimoto ile başa çıkma
konusunda çok güçlü bir destek sağlamaktadır. C vitamini kollajen sentezini
sağlayarak yaraların iyileşmesini destekler ve doku tamiratını hızlandırır. C
vitamini ayrıca toksinlerin atılımı ve ağır metal detoksu (şelasyon-ağır metal
temizliği) sırasında vücudu bu toksinlerin yarattığı oksidatif stres hasarından
koruyan önemli bir unsurdur.
*Detoksifikasyon mekanizması
işler hale getirilmelidir
Haşimato hastalarında
detoksifikasyon oldukça önemlidir. Kronik enflamasyona yönelik alınması gereken
tedbirlerin en başında vücudu bu toksin yükünden arındırmak ve sonrasında
toksinlere maruziyeti minimuma indirmek olmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum Kuralları:
-Lütfen reklam ve tanıtım içeren yorumlar yapmayınız.
-Küfür ve hakaret içeren yorumlar yapmayınız.
-Sadece konu ile ilgili yorumlara cevap verilir.