Sağlığını Korumayı Öğren: Ocak 2020

26 Ocak 2020 Pazar

N-ASETİL SİSTEİN (NAC) - 1

Hava buz gibiydi. Ama yine de bugünkü kar manzarası güzel, ilham verici ve çoğaltıcıydı. Doğanın kendisi aslında her zaman kalbimizi titreştirecek güzelliklerle dolu.

Eski doğum günlerimden birinde hediye edilen ve yıllar boyunca başlayamadığım kitabı okumaya nihayet başladım. Arkadaşım ilk sayfaya 7 kelime yazmıştı:

Aloha, Kala, Mava, Mana, Makia, Pono, İke

Hawaii şamanlarına göre hayatın anlamını ifade eden 7 cümleymiş bunlar:
1-ALOHA: To Love Is To Be Happy With (Sevmek Birlikte Mutlu Olmaktır)
2-KALA: There Are No Limits (Hiçbir Şeyde Sınır Yoktur)
3-MAVA: Now Is The Moment(Sadece Şimdiki Zaman Vardır)
4-MANA:All Power Comes From Within (Bütün Güç İçten Gelir)
5-MAKİA: Energy Flows To Where Attention Goes (Dikkat Neredeyse Enerji Oraya Gider)
6-PONO: Effectiveness Is The Measure Of Truth (Bir şeyin Gerçekliğinin Ölçüsü Etkinliğidir)
7-İKE: The World Is What You Think It Is(Dünya Sana Nasıl Geliyorsa Öyledir)

Durduk yere çıkmamıştı bu cümleler karşıma. 

Zaten nice hastalık kalbin kurum tutmasından ya da o sevginin bir türlü içimizde titreşmemesinden mütevellit ortaya çıkmıyor muydu? Bu nedenle bazen taşmak bazen de çatlaklardan sızmak güzeldir. Bazen de koca bir evrende dönen minicik mavi bir kürede yaşayan 7,5 milyar insandan biri olarak hem çok sıradan hem de çok şanslı olduğumuzu, vaktin sonsuz olmadığını kavramak gerekiyor. Geç kalmadan kaybetmeden.

21 Ocak 2020 Salı

ALFA LİPOİK ASİT-2

Alfa lipoik asit ile ilgili yapılan detay çalışmaları incelemeye devam edelim. Ancak bundan önce ilk gönderiyi okumanız tavsiyemdir.



Alfa Lipoik Asitin Muhtemel Etkileri

1) Cilt Sağlığı

Yara iyileşmesi
Diyabet veya radyasyon hasarı sonucu iyileşmeyen yaraların tedavisi için Hiperbarik oksijen tedavisi kullanılır. Lipoik asit hiperbarik oksijen (HBO) tedavisi gören kronik yaralardan etkilenen hastalarda yara onarımını hızlandırdı [5, 6, 7].
Cilt Hasarı ve Yaşlanma
Doğrudan cilde uygulanan lipoik asit kalınlığı arttırmış [8] ve yaşlı kadınlarda cildin pürüzlülüğünü ve güneş hasarını azaltmıştır [9].
Topikal lipoik asit ayrıca sigara dumanının neden olduğu cilt hasarını tersine çevirmiştir [10].Doğrudan cilde takviye edilen veya uygulanan lipoik asit, klinik çalışmalarda yara iyileşmesini geliştirdi ve cilt hasarını azalttı.

18 Ocak 2020 Cumartesi

ALFA LİPOİK ASİT-1

ALA ve NAC ..Yani alfa lipoik asit ve N-asetil sistein. Bu ve bundan sonraki birkaç gönderimde bu ikisinden detaylıca bahsedeceğim. İkisi de çok önemli.

Antioksidan denilince, karaciğer detoksifikasyonu denince, şelasyon denilince, glutatyon denince  ilk aklımıza gelenlerden biri de Alfa Lipoik Asit nam-ı diğer ALA.

Geçirgen bağırsak, haşimato, egzama vb otoimmun kronik hastalıklar vücutta serbest radikal hasarının arttığının da bir göstergesidir. Bu nedenle bu hasarı azaltmak için daha çok antioksidana ihtiyacımız oluyor. Hücreleri korumanın temel yolu budur.

Alfa lipoik asit  vücut tarafından doğal üretilen bir maddedir. Ancak yaş ilerledikçe üretimi azalır. Kükürt içeren bir yağ asididir. Karbonhidrat metabolizmasında bir ko-enzim olarak işlev görür ve hücresel süreçte glikozu (kan şekeri) enerjiye dönüştüren anahtar bir metabolit olan asetil CoA'nın sentezi için gereklidir.

Hem suda hem yağda çözünebilir. Bu önemli çünkü hem hücrelerimizin yağlı dış yüzeyinde etkilidir hem de iç yüzeyindeki sulu kısımda.

S ve R olmak üzere iki formu vardır. S sentetik, R doğal aktif formudur. R formu daha hızlı emilir ve yarı ömrü kısadır. Bu tür takviyeler satın alırken hem formu hem de menşei iyice incelenmeli. Çin menşeili takviyelerden ben kaçınıyorum. Takviyede Avrupa/Amerika menşei tercih ediyorum. (Bu arada Ocean markasının R-Alfa Lipoik asit i artık Türkiye'de mevcut) Doctor's Best gibi kimi markalarda ise iki form kombine olup  %50 sentetik ve %50 R formu mevcuttur.

15 Ocak 2020 Çarşamba

TOHUM ROTASYONU (SEED CYCLING)


Uzun bir aradan sonra Merhaba,


Yeni yılın ilk gönderisi epey gecikti. Herkese mutlu yıllar. Kaçırdığınız şeyler listenizi azaltabileceğiniz, bu değerli yılı çarçur etmeyeceğiniz, içinizdeki cevheri parlatabileceğiniz, dibine kadar yaşayabileceğiniz, kimseyi değiştiremeyeceğinizi kabullenebileceğiniz, kendinizi bağrınıza basabileceğiniz, bütün yanlışları ile sevebileceğiniz  bir yıl olsun. Bu yıl da bildiğimi ya da öğrendiğimi paylaşmaya devam etmek istiyorum. Ben yazayım da dileyen gerekeni ya da ne bileyim kısmetine düşeni buradan alır.

Neyse daha fazla uzatmadan bugünkü gönderimde bu aralar en çok araştırıp okuduğum konu olan hormonlar ile ilgili derlediğim bilgilerden bahsedeceğim. Çünkü anladım ki hastalık olarak tanımladığımız çoğu şeyin altında hormonlardaki dengesizlikler rol alıyor. Hormonlarher biri vücudun neredeyse her organındaki her hücreye ulaşarak vücudun çalışmasını düzenleyen yol gösterici, haberci moleküllerdir. Tiroid, insülin, parathotmon, estradiol, estron, testosteron, DHEA, kortizol, aldesteron, glukagon, kortizol, progesteron, FSH,…Hepsi vücutta belli doku ve organlarda üretilir ve buradan kana salınarak tüm vücuda dağılır. Misal pankreastan salgılanan insülin hormonu vücudun her hücresine şekeri nasıl kullanacağı konusunda emri taşır ve mesajı ulaştırır.

Hormonların dengede olması çok önemlidir. Çünkü hormon dengenizin durumuna göre metobolizmanız hızlanabilir, uykunuz gelir, endişeniz artar, saçlarınız dökülür, cinsel arzunuz artar, kaslarınız güçlenir, sakalınız çıkar, kalsiyum dengenizi korursunuz, uykularınız bozulur, kilo verirsiniz, bağışıklığınız çöker, kemikleriniz erir ve daha sayılabilecek pek çok şey olur. Yani hormon dengesi kaydığında bazı sağlık sıkıntılarının yaşanması kaçınılmazdır.

Doğum kontrol hapları, antibiyotikler, plastikler, polikarbon damacanalar, hareketsizlik, alkol ve sigara tüketimi, işlenmiş paketli gıdalar, gdo lu soyalar, kötü bağırsak sağlığı, kronik enflamasyon, genetik faktörler vb hormonal dengesizliğin altında yatan kimi sebeplerdendir.

Hormonal denge için bir çok şeye dikkat etmemiz gerekir tabi ki ama ben bugün yeni öğrendiğim bir konu olan ‘Tohum Döngüsü’ nden bahsetmek istiyorum. Belki sizin de ilk defa duyduğunuz bu tohum döngüsünün aktörleri ise tohumlar: KETEN TOHUMU, KABAK ÇEKİRDEĞİ, SUSAM, AY ÇEKİRDEĞİ .



İNSÜLİN DİRENCİ, GLİKASYON, PREDİYABET, DİYABET VE FAYDALI TAKVİYELER




Kilo sorunları, hipertansiyon, damar sertliği, kronik yorgunluk, yemekten sonra halsizlik ve uyku bastırması, öfke nöbeti, cinsel isteksizlik, kalp krizi, uyku apne sendromu, dizlerde kireçlenme, karaciğer yağlanması, depresyon, egzema, akne, hemoroid, özgüven kaybı, infertilite, polikistik yumurtalık sendromu, adet düzensizliği, osteoporoz gibi metabolik sendrom ile ilişkili olabilecek bir hastalığınız var ise YÜKSEK KAN ŞEKERİNİN ne anlama geldiğini, zararlarını iyi anlamanız gerekmektedir. Kardiyolog Dr. William Davis'in Buğday Göbeği, nörolog Dr. David Perlmutter'ın Tahıl Beyin kitaplarında ve Canan Karatay’ın her kitabında buğdayın, tahılların sağlığımıza nasıl zararlar verdiği uzun uzun çok detaylı bir şekilde anlatılıyor.

Bugünkü gönderimde bu ve benzeri kitaplardan yararlanarak derlediğim notlarımı yazacağım.

12 Ocak 2020 Pazar

ELİMİNASYON DİYETİ NEDİR VE NASIL YAPILIR?




Bugün gönderimde otoimmün ve kronik hastalıkların tedavisinde adını sık duyduğumuz Eliminasyon diyetinden bahsedeceğim. Eliminasyon ve Geri Yükleme diyeti, kronik inflamatuar hastalıkların iyileşmesinde çok etkili bir bakış açısı sunan fonksiyonel tıbbın olmaz ise olmazı olan özel bir diyettir. Adı diyet olarak geçse de aslında temel olarak kilo verdirme amacı taşımaz. Vücutta inflamasyona sebep olan, kişinin intolerans geliştirdiği hassas olduğu gıda maddelerini tespit etmeye yarar. Eliminasyon ve Geri Yükleme Diyeti bütüncül tıbbın en güçlü silahlarından biridir. Tamamen bağırsaklardaki bağışıklık sistemi cevabını düzenlemek amacıyla potansiyel antijen olarak görülen tüm besinleri kesmek esasına dayanır. Güzel bir yan etki olarak da fazla kilolularda zayıflama görülebilir.


Eliminasyon diyetinden fayda sağlayabilecek hastalıklar:
  • Kronik yorgunluk
  • Baş ağrısı veya migren
  • Eklem ağrısı
  • Beyin sisi
  • Egzama, döküntü 
  • Karın ağrıları
  • Reflü
  • Şişkinlik
  • Kabızlık
  • İshal
  • Açıklanamayan kilo alımı veya kaybı
  • Anksiyete, depresyon, dikkat eksikliği veya diğer ruh hali sorunları
  • DEHB ve çocuklarda davranış sorunları
  • Otoimmün rahatsızlıklar
  • İrritabl barsak sendromu (IBS)
  • MS
  • Haşimoto
  • Lupus


Eliminasyon Diyetinin Amacı
Diyetin amacı bağışıklık sistemini sakinleştirmek ve bu sistemde  “barış”  ortamını sağlamaktır. İnflamasyonu ve antikorların üretimini azaltmak ve bağırsakları iyileştirmek için tasarlanmıştır. Bir başka anlatımla, “kafası karışmış olan” ve verdiği aşırı tepkilerle kendi vücuduna zarar vermekte olan bağışıklık sisteminin merkezine, yani bağırsaklara bir süre onun yabancı ya da düşman olarak değerlendirebileceği hiçbir besin molekülünü göndermeyerek bu sistemin ayarlarını “resetlemek” ve onu sakinleştirmektir.