Sağlığını Korumayı Öğren: LYME SERİSİ-10. BÖLÜM: LYME TESTLERİ

15 Ocak 2019 Salı

LYME SERİSİ-10. BÖLÜM: LYME TESTLERİ


Neredeyse 20 gün olmuş yazmayalı. Biraz ben yoğundum biraz da önceki yazdıklarım okunsun, sürekli yeni içeriğe boğmayayım istedim bloğumu.

Yeni yılın ilk gönderisi bu olacak. Ancak başlamadan önce hepinize sağlıklı bir yıl dilerim. Ama bunun yanında sabahları kuşları dinlemek için erken uyanıp doğayı izlemek için erkenden dışarı çıkabileceğiniz, yemeklerden sonra yemeği birlikte yediğiniz sevdiklerinizle kısa sohbetler edebildiğiniz, sevdiklerinizin saçlarında ellerinizi nazikçe dolandırabildiğiniz, kimi sanatsal çalışmaların içinizi derinden etkileyebildiği, ağaç yapraklarının rüzgarın etkisiyle çıkardığı hışırtıda mest olduğunuz, sevinçten sarhoş olduğunuz, denizdeki balıkların pırıltılarını gördüğünüz, farkındalığınızı daima yüksek olduğu geri dönüp baktığınızda mutlulukla anımsayacağınız bir yıl olsun.🎆

Bir önceki gönderide makaleyi ikiye böldüğümden bahsetmiştim. Lyme testleri ile devam ediyoruz. Sanırım çevirirken en sıkıldığım bölüm bu oldu. Olayın teknik kısmı bir bitse de tedavinin anlatıldığı daha çözüm odaklı kısımlara geçsem diye uğraşıyorum. Test kısmı ve metotları elbette ki çok önemli ama bir o kadar da karmaşık. Azıcık biyoloji, mikrobiyoloji gibi temelleri bilmeyi gerektiriyor.

Bu bölümde dr. sıkça adını duyduğumuz Elisa, IFA, Westernblot, Elispot, LTT, CD 57 gibi test yöntemlerinden, bunların mantığı ve çalışma prensiplerinden, bu testlerin olası sınırlamalarından, doğruluk seviyesinden ve özel laboratuvarlardan bahsetmiş. Özellikle şu western blot bantları ve pozitiflik konusunu, p41 bantını bence iyi anlatmış. CD 57 hakkında bahsettiklerini okuyunca biraz şaşırdım. Doğru bildiğim yanlışlar olduğunu gördüm. Özel laboratuarların sürekli pozitif gelen testleri arkasındaki itici güçlere de değinmiş. Diğer önemli kısım ise Mycoplasma, Bartonella, Babesia, chlamydia gibi koenfeksiyon testlerinden de bahsetmiş olması. Çünkü biliyorsunuz işler lyme testi yaptırmak ile bitmiyor. Özellikle hangi testleri yaptırmak konusunda kafası karışık olanlara bu bölümü okumasını öneririm. Diğer yandan yine bu bölümün sonlarına doğru koenfeksiyonların bulaşı kaynaklarına ve ayırıcı semptomlarına da değinmiş.


10. bölüme geçmeden önce daha iyi anlayabilmek için aşağıdaki diğer bölümleri de sırayla okumanızı öneririm:



Keyifli okumalar dilerim.

 
Mikropların Test Edilmesi


“B burgdorferi açık havada dışarı çıkmaktan hoşlanmıyor, bu yüzden kanı, BOS u ve synoviyal sıvıyı kontrol etmek, yoğun bir otoyolun ortasında hamamböceği aramak gibidir. ” 
                                                        - Mike D. Maddox, DC, Lyme uzmanı

Hepimiz hangi mikropların mevcut olabileceği hakkında mümkün olduğunca fazla bilgi edinmek isteriz... ancak bilgi eksikliği nedeniyle iyileşme sürecinizin geri gitmesini istemezsiniz.

Açıkçası, mikrobiyal test için şu andaki teknoloji olanakları bir şekilde sınırlıdır. 1981’dekinden çok daha iyi olsa da hala daha rutin olarak test edilen mikroplar birçok olasılığın sadece küçük bir kısmını oluşturmaktadır. Lyme hastalığına neden olabilecek en az bir düzine Borrelia türü vardır, oysa çoğu laboratuvar sadece bir tür Borrelia burgdorferi için test yapar. Borrelia'nın ötesinde, kelimenin tam anlamıyla yüzlerce olası gizli mikrop türü mevcut olabilir, ancak mevcut testler yalnızca bir avuç tür için yapılabilmektedir.

Ve bu sadece bizim hakkında bildiğimizdir. Her yıl yeni gizli mikrop türleri keşfedilmektedir.

Mevcut olan testler çoğunlukla akut enfeksiyonların teşhisine yöneliktir. Oysa, test yaptırmak isteyen çoğu insanın kronik bir hastalığı vardır... ve kronik enfeksiyonları test etmek en verimsizidir.

Şunu söylemem gerekir ki tüm keneler patojen mikrop taşıma potansiyeline sahiptir. Eğer bir kene tarafından ısırıldıysanız, gizli mikroplara maruz kaldınız demektir. Kronik Lyme hastalığının tüm semptomlarına sahipseniz, bazı Borrelia türlerini (ve diğer gizli mikropları) taşıma şansınız çok yüksektir - testlerin ne gösterdiği önemli değildir.

Bu durum o zaman bütün bu mikroplar için neden test yapılıyor sorusunu akla getiriyor.

Geleneksel bir tedavi rotası seçtiyseniz, konuyla ilgili çok fazla seçeneğiniz olmayabilir. Birçok doktor test yapılıncaya ve sonuçlar alınana kadar reçete yazmayı düşünmeyecektir. Gizli mikroplar için mevcut test metotlarının aşırı kısıtlamaları düşünüldüğünde, sadece geleneksel bir tedavi  yolunu izlemenin en büyük dezavantajlarından birinin bu olduğu görülecektir.

Doğal bir tedavi rotası seçtiyseniz, test yaptırmak daha az zorunludur. Kapsamlı bir bitkisel protokol Borrelia ve orada oldukları varsayılabilen diğer birçok olası mikroba hitap eder. Amacınız bağışıklık fonksiyonunu geri kazanmak ve genel olarak gizli mikropları bastırmak iken, tam olarak hangi mikropların sizde bulunduğunu bilmek daha az önemli hale gelir. Birçok insan herhangi bir test yaptırmadan da iyiye gitmiştir.

Test yaptırmanın en büyük nedeni iyileşmemenizdir. Bazen testler, daha virülansı yüksek bir mikrobun (Babesia, Ehrlichia, Rickettsia, Anaplasma) varlığını veya reçeteli bir antimikrobiyalin fayda sağlayabileceği herpes tipi bir virüsün yeniden aktivasyonunu ortaya çıkarabilir.

Mikroplar için test yaptırmaya karar verirseniz, başlanacak yer sağlık sigortanızın kapsadığı testler olmalıdır. Bununla birlikte, sigorta poliçeleri oldukça değişkendir ve neyin kapsanıp kapsanmadığını öğrenmek size (doktorunuza değil) bağlıdır.

Çoğu sağlık sigortası poliçesi ağ-içi laboratuvarlarda Borrelia testini ve  kimi olası koenfeksiyon testlerini kapsamaktadır. Bununla birlikte, çoğu ağ içi laboratuvarda, yalnızca rahatsız edici bir mikrobu teşhisi olasılığı bir hayli düşük olan(özellikle kronik hastalıklarda) temel bir laboratuvar testi yapılır

Sadece Borrelia burgdorferi için test yaptırmak yeterli olmayabilir. Herhangi bir test yaptırmaya karar verirseniz, muhtemelen mümkün olduğu kadar çok olasılık için test yaptırmalısınız. Lyme a  neden olabilecek birçok Borrelia türünü ve bulunması olası diğer gizli mikropları test yaptırmayı düşündüğünüzde, iyileşmeniz üzerinde çok az etki yapabilecek bu testler için yüzlerce dolar harcamayı planlayın.

Özel Laboratuvarlar

Talep nedeniyle, test yapan özel laboratuvarlar çoğalmaktadır. En eski ve muhtemelen en bilinenleri IGeneX'dir, ancak artık sahnede yerini alan birçok yeni ve yenilikçi test laboratuvarı vardır. Kan doktorun ofisinde alınabilir ve bir uzman laboratuvara gönderilebilir, ancak faturadan siz sorumlusunuzdur.

Özel laboratuvarlar daha çok ileri ve karmaşık laboratuvar testleri yaparlar, ancak testler çoğunlukla kronik değil akut enfeksiyon teşhisine odaklanır. Kronik hastalıklarınız varsa, herhangi bir testin faydalı bilgiler sağlama olasılığı, düşündüğünüzden daha sınırlıdır. Uzman laboratuvarlarda yapılan testler genellikle sigorta kapsamında değildir - her test 200 ila 900 ABD Doları arasında herhangi bir değerde olabilmektedir. Şayet bütçeniz sınırlıysa, paranızı iyileşmenizin diğer kısımlarında harcamanız daha iyi olabilir.

Geleneksel laboratuvarların raporlama sonuçlarında peşin hüküm verme konusunda çok az teşviki vardır. Şöylr ki; testler doktorlar tarafından yapılır ve sağlık sigortası tarafından ödenir. Testin olumlu ya da olumsuz olması onlar için önemli değildir.

Karşılaştırdığımızda, özel laboratuvarlar, pozitif testler sunmak için güçlü itici güce sahiptir. Böylelikle insanlar ceplerinden daha yüksek paralar öderler çünkü konvansiyonel bir laboratuvarın önerdiğinden daha iyi bir sonuç umarlar. Olumlu bir test sunma teşviki, uzman laboratuvarları daha yenilikçi olma konusunda motive eder ve sıklıkla daha yüksek doğruluk sağlayan test sunarlar, ancak sürekli pozitif sonuçlu testlere izin vermek onları daha düşük standartlara zorlar. Bu potansiyel olarak hatalı pozitif testlerin sayısını arttırır (yani test pozitiftir, ancak kişide mikrop yoktur).

Test Yaptırma Nedenleri

📌 Bilmeye ihtiyacın vardır... hepimizin insan olarak paylaştığı içimizdeki merak ateşi

📌Kene ısırığından sonra belirli bir mikrop için test akut semptomlar için oldukça değerlidir.

📌Bazı gizli mikropların virülansı diğerlerinden daha yüksektir ve antibiyotik tedavisine daha iyi yanıt verir; pozitif bir test doğrudan tedaviye yardımcı olabilir.

📌Mikroplar için laboratuvar testleri sağlamak, yeni mikropları keşfetme araştırmalarını destekler.

📌Test, laboratuvarlara ve test yapan kurumlara maddi destek sağlar.

📌Epstein-Barr virüsü (EBV), sitomegalovirüs (CMV) ve diğer herpes tipi virüslerin (yaygın olarak enfekte olan ve insanlar tarafından taşınan 8 adet mevcuttur) test edilmesi değerli olabilir. Çünkü, bu virüslerin reaktivasyonu ile ilişkili yüksek titreler antiviral maddeye yanıt verebilir.

Testlerin Sınırlamaları

📌Testlerin çoğu, kronik değil akut enfeksiyonun teşhisine yöneliktir (gizli mikroplu kronik enfeksiyonların test edilmesi nispeten yeni bir kavramdır).

📌Kronik enfeksiyon sırasında, gizli mikroplar vücudun izole bölgelerinde çok düşük konsantrasyonlarda ortaya çıkar ve hücrelerin içinde yaşar, böylece algılama şansı azalır.

📌Testler, yeterli antikor üretimine çok bağlıdır; gizli mikroplarla kronik enfeksiyon varlığında antikorların üretimi sıklıkla baskılanır.

📌Belirli bir mikrop için yapılan pozitif bir test yanlış bir rahatlama sağlayabilir, çünkü test edilmeyen diğer tehdit edici mikroplar mevcuttur.

📌Negatif bir test, bu mikrobun mevcut olma olasılığını dışlamaz (özellikle kronik hastalık durumunda).

📌Normal flora dahil, diğer bakterilerle çapraz reaktivite yaygındır.

📌Çoğu test türe özgüdür; her tür (cins) mikrobun birçok türü mümkündür; Test sadece sınırlı sayıda tür için geçerlidir.

📌Kronik Lyme hastalığı belirtileri, Borrelia'nın varlığı olmadan ortaya çıkabilir ve diğer gizli mikroplardan kaynaklanabilir (Borrelia mevcut olsa da, ancak test hatalı olarak negatif olsa da).

📌Herkes gizli mikropları barındırır; mikrobiyom son derece karmaşıktır.

📌Birçok olasılık için yapılan testler, çoğu zaman sigorta kapsamına girmeyen binlerce dolar tutarındadır.

📌Test yaptırmak başarılı bir şekilde iyileşme şansınızı etkilemeyebilir.

Aşağıdaki, mevcut mikrobiyal test durumunun detaylı bir tartışması vardır. İyileşme için bütünsel bir yaklaşımla ilerlemek için bu kısım zorunlu bir okuma değildir.

Mikroplar için Test Türleri

Testler zamanla daha iyi hale geliyor ve test etmenin farklı yolları var, ancak hiçbiri % 100 kesinliğe yakın değil. Test, akut hastalıkların teşhisinde çoğunlukla yararlıdır. Bu, özellikle hastalık belirtileri antibiyotiklerle akut tedaviye yanıt verebilecek virülanslı mikroplar enfeksiyona sebep olduğunda geçerlidir. Yeni inovasyonlar, gizli mikroplarla ilişkili kronik hastalık testlerini kademeli olarak iyileştirebilir, ancak şu anda kronik enfeksiyon için olan testler çok sınırlıdır.

Doğrudan test, mikropların doğrudan doku veya kan numunelerinde görselleştirilmesini veya mikrobun  doku veya kan numunelerinin dışına çıkarılarak o mikrop için spesifik olan ortamlarda geliştirilmesini içerir. Doğrudan test, türe özgü değildir, bu nedenle mikrobun herhangi bir türü  teşhis edilebilir. Polimeraz zincir reaksiyonu (PCR=Polymerase chain reaction) doğrudan mikrop DNA'sını test eder. Bu test türe özgüdür (nadir görülen türler mevcut olabilir, böyle durumda teşhis konamayacaktır).

Bu tür test formları en çok akut enfeksiyonların teşhisinde faydalıdır. Gizli mikroplar, kronik enfeksiyon sırasında vücutta çok düşük konsantrasyonlarda bulunur, kanda çok sayıda bulunmaz, uykuda veya kist formlarında olabilir, hücrelerin içinde yaşar ve vücudun izole girintilerine doğru yönelir. Bu sebeplerden dolayı doğrudan test yöntemleri kronik enfeksiyonlar için güvenilir değildir.

Dolaylı test, mikroba karşı antikor üretimine dayanır (seroloji) . Akut enfeksiyonun kanıtı en iyi IgM antikorları ile değerlendirilir ve  geç akut ya da kronik enfeksiyon varlığı IgG antikorları ile değerlendirilir. Bazı test rejimleri, akut ve kronik enfeksiyonları ayırt etmek için seri titreler (farklı zaman aralıklarında yapılan test) gerektirir. Farklı mikroplar için farklı seroloji türleri mevcuttur. Gizli mikroplarla ilişkili kronik hastalıkları test etmek için doğruluk vücuttaki düşük mikrop konsantrasyonları ve buna karşılık gelen düşük antikor üretimi nedeni ile sınırlıdır.

Mikroplar için Yaygın Test Türleri

ø Direkt
📌Doku / kan — doğrudan görselleştirme
📌Doku / kan kültürü — kültürde mikropu büyütmek için mikrop için spesifik kültür ortamını kullanır.
📌Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PCR) — mikrop DNA'sının doğrudan tespiti

ø Indirect (seroloji)
📌Enzim-bağlı İmmünoassay (EIA) veya Enzim-Bağlı İmmünosorbent Testi (ELISA) — hastanın serumunda mikrobiyal antijenlere özgü (mikrobun bir kısmı) spesifik olan antikorları ölçüm için antikoru bağlamak için tanımlı enzimler kullanarak ölçüm yapar.

📌Enzim-Bağlantılı Floresan Testi (ELFA) veya İmmünofloresans Testi (IFA) — hastanın serumunda mikrop-spesifik antikorların varlığını tanımlamak için floresan boyaları kullanır. ELISA'dan daha yeni ve daha hızlıdır.

📌Western Blot   farklı protein bantlarını ölçerek birçok farklı mikrobik antijene karşı antikorları tespit eder. Toplu olarak, çoklu bantların varlığı, belirli bir mikropla enfeksiyonun teşhisine izin verir; Borrelia için ELISA'dan daha duyarlıdır.

Testin Doğruluğu

Doğruluğu (hassasiyeti) belirlemek için, bir test bilinen bir standartla karşılaştırılmalıdır. Bir mikrop testini standartlaştırmak için, test mikrobun başka bir yöntemle (genellikle kültür) olduğu kanıtlanmış bir insan popülasyonu üzerinde (veya laboratuvar hayvanlarında) kullanılır. Eğer bir testin bir mikrop için % 96 duyarlı olduğu belirtilirse, kanıtlanmış popülasyonda yapılan denemelerin % 96'sının pozitif olduğu bulunmuş anlamı taşır.  Bu insanlar (veya laboratuar hayvanları) genellikle akut bir şekilde enfekte olmuştur ve kan dolaşımında yüksek konsantrasyonlarda mikrop bulunur.

Bu durum, test doğruluğu ifadelerini biraz yanıltıcı yapar. Aynı test kronik enfeksiyonu olan insanlar için kullanıldığında, duyarlılık belirtilen % 96'dan çok daha düşük olabilir. Bu, özellikle vücutta çok düşük konsantrasyonlarda bulunan gizli mikroplarla kronik enfeksiyonlar durumunda geçerlidir.

Borrelia'yı Teşhis Etmek

Borrelia burgdorferi'nin gizli doğası, teşhis edilmesini çok zorlaştırıyor. Dokularda derinlerde bulunduğundan, hücrelerin içinde yaşayabildiğinden (hücre içi), bağışıklık sistemini kandırma özelliğine sahiptir, genetik imzasını kolayca değiştirir ve hastalığa neden olmak için yüksek konsantrasyonda mikrop konsantrasyonları gerektirmez, test geliştirmek gerçekten zor bir iştir.

Çoğu test Borrelia burgdorferi için spesifiktir, ancak şu anda Lyme hastalığına neden olabilecek 12 tür Borrelia türü vardır. Avrupa'da diğer iki Borrelia türü, Borrelia afzelii ve Borrelia garinii, Lyme hastalığının bir nedeni olarak Borrelia burgdorferi'den daha yaygındır. İnsanların hareketliliği (ve kuşların taşıdığı keneler) nedeniyle, dünyada farklı türler sürekli olarak dolaşmaktadır. Diğer Borrelia türlerinin bir zamanlar düşünülenden çok daha yaygın olduğu açıkça görülüyor.

FDA web sitesinde yayınlandı:
FDA halk sağlığı danışmanlığı: “FDA, Lyme hastalığının yanlış teşhisi potansiyeli konusunda sizi uyarıyor. Lyme hastalığına neden olan organizma olan Borrelia burgdorferi'ye karşı antikoru (anti-Bb) tespit etmek için yaygın olarak pazarlanan analizlerin sonuçları kolayca yanlış yorumlanabilir. Klinisyenlerin bu testlerin sınırlarını anlamaları önemlidir. Olumlu bir sonuç kesin olarak B. burgdorferi ile mevcut enfeksiyonun göstergesi değildir ve  aktif Lyme hastalığı olan hastalarda negatif test sonucu olabilir. ” “Anti-Bb için analizler yalnızca Lyme hastalığının klinik teşhisini desteklemek için kullanılmalıdır.

Öküz gözü döküntüleri (eritema migrans). Klasik öküz gözü döküntüsü, kene ısırığından dışarıya doğru genişleyen daha belirgin bir kırmızı halka ile belirgindir. Kene ısırığı öyküsü ve öküz gözü döküntüsü ile ilişkili Lyme hastalığı belirtileri, Borrelia enfeksiyonunu teşhis etmenin en güvenilir yoludur, ancak bu bile kesin olmaktan uzaktır. Öküz gözü kızarıklığına neden olabilecek başka tür mikroplar da vardır. Lyme hastalığı olan kişilerin sadece üçte birinde öküz gözü döküntüsü olur ve öküz gözü döküntülerinin yalnızca % 10'u kanda Borrelia'nın varlığı ile ilişkilidir.

Kan / Doku kültürü. Bir mikrobun varlığını kanıtlamak için en kesin test laboratuvarda bir doku veya kan numunesinden yetiştirmektir. Borrelia kan ve dokularda bu kadar düşük konsantrasyonlarda bulunduğundan ve Borrelia'nın yapay koşullar altında büyümesi çok zor olduğundan, kültürlerin Lyme hastalığının teşhisinde çok sınırlı bir faydası vardır.

ELISA. Borrelia'ya karşı üretilen konağın antikorları için yapılan testlerdir. Lyme hastalığı için tarama testi olarak önerilmektedir. CDC (Hastalık Kontrol Merkezleri=Centers for Disease Control), bu testi Lyme hastalığı için önemli bir tarama testi olarak tanımlar, ancak klinik uygulamada, Lyme hastalığını tedavi eden çoğu sağlık hizmeti sağlayıcısı, testin zayıf prediktif değeri ve sınırlı faydası olduğunu tespit eder. Kronik hastalıklarda yanlış negatif ( false-negative ) testlerin oranı yüksektir, ancak aynı zamanda Borrelia'yı kronik olarak taşıyan bir kişide pozitif bir ELISA ve negatif Western blot olması da mümkündür. Akut Lyme hastalığının teşhisi için bir değeri vardır, ancak kronik Lyme hastalığı için sınırlı değeri vardır.”

B. burgdorferi için PCR. Konağın kanındaki Borrelia DNA'sını doğrudan test eder. Mikrop kandan hızlı bir şekilde uzaklaştığından, PCR testinin değeri sadece akut enfeksiyon ile sınırlıdır. PCR testleri sadece akut kene ısırığına maruz kalmayla sınırlı olmalıdır, ancak o zaman bile negatif bir test akut Borrelia enfeksiyonu olasılığını dışlamaz. Test B. burgdorferi'ye özgüdür ve diğer Borrelia türleri için test yapmaz.

Western blot. Borrelia burgdorferi için Western blot, konağın bağışıklık sistemi tarafından bakterinin farklı parçaları (antijenleri) için antikorların üretimi esasına dayanır. Antikor üretimi, vücudun ikincil savunması devreye girinceye kadar gerçekleşmez ve bu konağın immün yanıt verme kabiliyetine bağlıdır. Western blot testi, Lyme hastalığının diğer mevcut testlerin çoğundan daha doğru bir şekilde teşhis edilmesini sağlayabilir, ancak testler geç akut (late acute) hastalık için kronik hastalıktan daha değerlidir. Ek olarak, test Borrelia burgdorferi'nin teşhisine yöneliktir ve Lyme hastalığına neden olabilecek diğer Borrelia türlerine yönelik değildir.

Borrelia antijenlerini diğer bakterilerle paylaştığı için, gerçek bir pozitif test için çoklu pozitif antikorlar (bant adı verilir) gereklidir. Western blot, hem IgM hem de IgG antikorları için akut hastalığı kronik hastalıktan ayırma çabası için de gerçekleştirilir.

IgM antikorları akut Borrelia enfeksiyonunun göstergesidir. Enfeksiyon, ilk maruziyetten hemen 1 hafta kadar erken bir sürede pozitif olabilir sonraki 6-8 hafta boyunca pozitif kalır, ancak daha sonra tipik olarak düşer. CDC kuralları üçte iki pozitif bant gerektirir (23-25, 39, 41). IGeneX laboratuvarları, başarısız bir aşının geliştirilmesi sırasında ilk ikisi CDC kriterlerinden çıkarılmış ve hiçbir zaman yerine konmamış üç ekstra bant (31, 34, 83-93) ekler.

IgG antikoru tipik olarak ilk enfeksiyonu takip eden birkaç ay sonra bulunur. IgG antikorları daha ziyade kronik enfeksiyonun belirtecidir (ancak uzun süredir devam eden hastalıklarda bulunmayabilir). CDC kuralları 10 taneden 5 pozitif bant gerektirir (18, 23-25, 28, 30, 39, 41, 45, 58, 66, 83-93). IGeneX kriterleri ise 10 taneden 2 pozitif bant gerektirir (18, 23-25, 28, 30, 39, 41, 45, 58, 66, 83-93).

Bant 41, spiroketlerin (tirbuşon bakterilerin) flagellalarına (kuyruklarına) özgüdür, ancak kesinlikle Borrelia'ya özgü değildir. IGeneX'ten yakın zamanda bildirilen veriler, bazı Lyme hastalarının sadece B. burgdorferi'ye sınırlı bir IgM yanıtına sahip olabileceğini desteklemektedir. Lyme hastalarının farklı bağışıklık sistemlerine sahip olması nedeniyle, Lyme hastalığına sahip olanların sadece % 70'i pozitif Western blot üretecektir. Romatoid faktör veya Epstein-Barr virüsü için pozitif teste sahip olan hastalarda hatalı negatif sonuçlar olabilir. Akut viral enfeksiyonlar hatalı  pozitif sonuçlara neden olabilir. IGeneX Western blot un maliyeti yaklaşık 600 $ dır

IGeneX Western blot u ayrıca B. afezelii ve B. garnii'yi de tespit edebilir. IGeneX şimdi Borrelia miyamotoi (tekrarlayan ateşle ilişkili) için 245 dolara PCR testi de  sunuyor. IGeneX ayrıca Babesia, Anaplasma, Ehrlichia ve Rickettsia için immünofloresan testi (FISH =immunofluorescence testing) sunmaktadır.

I-spot Lyme testi. Bu, Mart 2013 itibariyle kullanılan yeni bir testtir. Borrelia burgdorferi antijenlerine T hücresi yanıtını test eden, enzim bağlantılı immünospot testinin (ELISPOT) geliştirilmiş bir şeklidir. Western blottan daha erken tespit edilmesini sağlar. Tedaviyi izlemek için de kullanılabilir.

Test, Lyme hastalığı için kesin kritere uyan veya kanıtlanmış Bb enfeksiyonu olan 25 kişiyi ve 23 kontrolü içeren yalnızca bir çalışmada değerlendirildi. Test % 84 duyarlılık (Bb'li bireylerde pozitif) ve % 94 özgüllük (Bb'ye özgü) gösterdi. Bu umut verici görünmekle birlikte, farklı bir insan popülasyonunda çok küçük bir çalışmadır. Bu, testin öncelikle akut Lyme hastalığının teşhisi için değere sahip olduğunu gösterir. Kronik hastalıkta Borrelia'yı ayıklayıp ayıklamayacağı tamamen bilinmiyor.

Test Borrelia burgdorferiye özgüdür ve Lyme hastalığına neden olan diğer Borrelia türlerini kapsamaz. Maliyet şu an sigorta kapsamında olmayan 375-400 dolar civarıdır. Bu yazının yazıldığı sırada, test FDA onayını bekliyor. Test Neuroscience, Inc aracılığıyla yapılabilir.

Ceres Nanotrap. Bir idrar numunesi üzerinde yapılan bu test, Borrelia bakterilerinden dış yüzey proteinini (outer surface protein) yakalar. Şirket Borrelia bakterileri için yüksek özgüllük(specificity) ve akut enfeksiyonun yakalanmasında yüksek hassasiyete (sensitivity)  sahip olduğunu iddia ediyor. Testin en büyük avantajı, türe özgü olmamasıdır; çeşitli Borrelia türlerini yakalar. Henüz, kronik Lyme hastalığı teşhisi için testin değeri bilinmemektedir. Bu test için 400 dolar ödemeyi tahmin edebilirsiniz.

Advanced Laboratory Service  (Gelişmiş Laboratuar Hizmetleri) tarafından geliştirilen kültür testi. Kültür geliştirildikten sonra, Borrelia mikropları immün boyama, PCR ve DNA dizilimi ile ayrılarak tanımlanır. Bu test daha az türe özgü olma avantajına sahiptir. 2013 yılında yayınlanan bir çalışmada, 48 negatif kontrol ile karşılaştırıldığında, Lyme hastalığı için tüm CDC kriterlerini karşılayan 72 hastadan oluşan grupta 16 haftalık büyümede % 94 serum / kan pozitif olduğu görülmüştür. Zaman, bu testin gerçekten ne kadar umut verici olduğunu söyleyecektir. 900 dolara kadar ödeme bekliyorlar.

CD 57 doğal öldürücü hücreler (CD 57 natural killer cells). Doğal öldürücü hücreler, kanser hücrelerini, virüsleri ve bakterileri tahrip eden WBC'lerdir. CD 57 hücreleri en iyi şekilde diğer katil hücrelerden daha olgun ve sitotoksik olan NK hücrelerinin bir alt popülasyonu olarak tanımlanmaktadır. CD 57 hücreleri kanser ve viral enfeksiyonlarda yaygın olarak artmakta, ancak otoimmün hastalıkta genellikle düşüktür (CD 57 hücrelerinin düzenleyici bir rolü olduğu ve CD 57'nin yetersiz seviyelerinin otoimmüniteye izin verebileceği tahmin edilmektedir). Borrelia ile enfeksiyon azalmış CD 57 sayısıyla ilişkilendirilmiştir (gizli mikrop enfeksiyonları ile otoimmünite arasında bir bağlantı olabilir).

Düşük CD 57 sayımları kronik Lyme hastalığı için bir belirteç olarak önerilmiş olsa da, Babesia gibi diğer mikroplar da düşük CD 57 sayımlarına neden olmaktadır. Ayrıca, bir çalışmada tedavi sonrası Lyme hastalığı olan bireylerde, semptomatik kronik Lyme hastalığı olanlarda ve sağlıklı kontrollerde CD 57 düzeylerinde bir fark olmadığı bulundu (Marques 2009). Bu, kronik Lyme hastalığı için CD 57 seviyelerinin izlenmesinin Borrelia'ya özgü olmadığını ve güvenilir bilgi sağlayacak kadar hassas olmadığını göstermektedir.

Doğrudan kene testi. Sizi ısıran keneyi yakaladıysanız, kenenin belirli mikroplar için kontrol edilmesini sağlamak mümkündür. Ancak test, tüm olasılıkları kontrol etmiyor. Tic-Kit, sadece belirli Borrelia, Bartonella, Babesia ve Ehrlichia (tic-kit.com) türleri için keneyi kontrol edecektir.

STARI. Lone star tick olarak adlandırılan kenenin ısırığı, STARI (Güney Kene Kaynaklı Döküntü Hastalığı) adlı Lyme benzeri hastalıkla ilişkilidir. Öküz gözü döküntüsü ve Lyme hastalığının tüm semptomları bu hasta olabilir, ancak Borrelia testleri her zaman negatiftir. STARI'nın nedeni halen bilinmemektedir, ancak bir başka Borrelia (muhtemelen B. lonestari) türü olduğundan şüphelenilmektedir.

Coenfeksiyonların ve İlgili Mikropların Teşhisi

Borrelia burgdorferi ile benzer gizli mikrop özelliklerine sahip olan kan emici böceklerin (keneler, sivrisinekler, pireler, bitler, kıkırdaklar, ısırık sinekleri, uyuzlar gibi) yaydığı başka mikroplar da vardır; bazılarını biliyoruz ve diğerleri ise hala keşfedilmeyi bekliyor.

Hepsi gizli özelliklere sahiptir ve hücrelerin içinde enfekte olma ve gelişme gösterme yeteneğine sahiptir. Bağışıklık sistemini atlatmanın ustalarıdır ve teşhis edilmesi Borrelia'dan bile daha zor olabilir. Semptom profilleri Borrelia'ya benzer ve semptomlar çoğunlukla mikrop konsantrasyonlarıyla ilgili olmayıp, sitokin kaskadlarının uyarılmasıyla ilgilidir. Her birinin biraz farklı stratejileri olmasına rağmen, sebepleri aynıdır: ev sahibi içinde bir yaşam döngüsünü tamamlamak ve taşınmak.

Kronik Lyme hastalığında bilinen başlıca oyuncular Mycoplasma, Bartonella ve Chlamydia türlerini içerir. Babesia, Anaplasma, Ehrlichia ve Rickettsia türleri de dahil olmak üzere daha yüksek virülanslı mikroplar, akut hastalığa neden olma konusunda daha uygun ve kronik hastalıklarla ilişkilendirilmeye daha az açıktır, ancak araştırmalar, kronik Lyme ile ilişkili olarak bu mikroplardan daha az bilinen ve daha az virülanslı türlerini keşfetmeye yardımcı oluyor. Kronik Lyme'de Herpes tipi virüslerin reaktivasyonu yaygındır.

Bu mikropların bazı türleri için test yapmak mümkün olsa da, doğal bir iyileşme yolu seçildiğinde, kapsamlı testler gerekli değildir ve aslında çok yanıltıcı olabilir.


MYCOPLASMA
Mycoplasma  tanısı koymak, özellikle kronik enfeksiyonlarda zordur. Tanı için en yaygın olarak, bir kan örneğindeki mikrop için spesifik DNA için yükseltilmiş PCR testleri  kullanılır. PCR, türe özgüdür ve akut solunum veya genital Mycoplasma enfeksiyonlarının teşhisine odaklanmıştır. Mycoplasma için test yaparken, olası tüm türler için test edilmesini isteyin (M. fermentans, M. genitalium, M. penetrans, M. hominis, M. pneumoniae, M. synoviae, Ureaplasma urealyticum). Akut enfeksiyonların % 75'i soğuk aglütininleri (Cold Agglutinin Disease) gösterir (RBC'lerin kümelenmesi).

Enzime bağlı immünosorbent deneyler ile antikorları test eden seri titreler, akut enfeksiyonu test etmek için kullanılabilir. Kalıcı, yüksek titre kronik enfeksiyon veya asemptomatik taşıyıcıyı gösterebilir, ancak genel olarak, Mycoplasma ile kronik enfeksiyonun teşhis edilmesi zordur. Kronik enfeksiyonların % 25'i düşük WBC sayısı göstermektedir.

Alabama Üniversitesi Tıp Fakültesi, Mycoplasma'da uzmanlaşmış bir araştırma laboratuvarı işletmektedir. Laboratuar, kültür, nükleik asit amplifikasyon teknolojisi ve serolojisi ve insan Mycoplasma'larının saptanması ve tanımlanması için in vitro duyarlılık testinin performansını kullanır. Testler makul olup, test başına ortalama 100 - 150 dolardır. Web sitesi testin hassasiyeti veya özgüllüğü (ne kadar kesin olduğu ile ilgili) hakkında hiçbir bilgi yayınlamaz . www.uab.edu/medicine/pathology/Mycoplasma-Home.

BARTONELLA

Bartonella için en iyi test, Galaxy Diagnostics (Research Triangle, NC; www.galaxydx.com) tarafından ePCR adı verilen geliştirilmiş bir PCR sürümüdür. Şirket, Bartonella için hem ePCR hem de seroloji testleri sunmaktadır. Bartonella için standart PCR maliyeti 220 dolar ve ePCR 480 dolar. Test türlere özgüdür; En yaygın türler test protokolüne dahil edilmiştir. Şirket ayrıca Anaplasma, Babesia, Ehrlichia ve Rickettsia (en yaygın türler) için her biri 220 $ (veya toplam kene paneli için 590 $) için standart PCR sunmaktadır.

Galaxy Diagnostics, “En hassas DNA tespit yöntemleri bile, belirli bir örnekteki son derece düşük DNA seviyelerine bağlı olarak yanlış negatif sonuçlar üretebilir. Bu test sınırlamasının, numunelerdeki bakteri yükünü PCR testi için saptanabilir seviyelere kadar yükselten BAPGM (Bartonella Alpha Proteobacteria Growth Medium) patentli zenginleştirme ortamında numuneleri bir hafta boyunca zenginleştirerek aşarız.” der. Websitelerine göre onlar "Elde edilebilecek en yüksek özgüllük seviyesini sağlayarak enfeksiyonun türlerini tanımlamak için tüm pozitif PCR sonuçlarını sekans doğrulaması yapar.. Sekans tespiti (Sequence identification ) Bartonella tespiti için önemli bir adımdır, çünkü virülans ve tedavi direnci türler arasında değişebilir. ”

BABESİA

Babesia'ya karşı IgG ve IgM antikorları için indirekt Immunofluorescent Assay (IFA) testleri mevcuttur. Teşhis, birkaç hafta boyunca antikor titresinde dört kat artışa dayanır. İlk numune hastalık sürecinde mümkün olduğunca erken alınmalı ve ikinci numune 2-4 hafta sonra alınmalıdır. PCR, bir kan numunesindeki mikrobiyal DNA'yı algılar. IGeneX, B. microti ve B. ducani testlerinin doğruluğunu arttırmak için   PCR ve FISH in birlikte gelişmiş bir versiyonunu kullanır.

EHRLİCHİA / ANAPLASMA / RİCKETTSİA

Bu mikroplar ciddi hastalıklara neden olma potansiyeline sahiptir. Bu mikroplardan herhangi birinin akut enfeksiyonundan şüpheleniliyorsa, tedavi için laboratuvar teşhisi  beklenmemelidir. Enfeksiyonu onaylamak için tedavi başlatıldığında kan alınabilir. En doğru test IFA kullanan seri serolojidir. Teşhis, hastalık sürecinde mümkün olan en erken alınan ilk örnekten 2-4 hafta sonra alınan ikinci numuneye kadar dört kat artışa bağlıdır. PCR, Ehrlichia'nın teşhisinde% 60-85, Anaplazmanın teşhisinde% 70-90 oranında etkilidir, ancak Rocky Mountain lekeli ateşinin (Rocky Mountain spotted fever) teşhisinde daha az değerlidir. Kronik enfeksiyon teşhisinde doğrulukğu bilinmemektedir. Bu mikropların rutin testlerin henüz yapılmadığı keşfedilen birçok yeni türü vardır.

CHLAMİDİA

C. trachomatis ile ilişkili pelvik enfeksiyon, kadınlarda (hasta veya klinisyen tarafından toplanan) vajinal sürüntü ve erkeklerde idrar örneği ile teşhis edilir. Nükleik asit amplifikasyon testleri (NAAT'ler) en hassastır. CDC tarafından 25 yaş altı kadınlar için yıllık tarama önerilmektedir. C. pneumoniae (solunum yolu enfeksiyonu) testi, bir kan numunesinden C. pneumoniae DNA'sına özgü PCR ile gerçekleştirilir. Mevcut testler bilinen dokuz türden sadece en yaygın iki türü içerir.

VİRÜSLER

İnsan vücudunda kronik reaksiyonlarla kronik enfeksiyona neden olabilecek virüslerin listesi uzundur. Kısmi bir liste Epstein-Barr virüsü, sitomegalovirüs (CMV), HSV-1, HSV-2, herpes zoster virüsü, HHV-6a, HHV-6b, HHV-7, parvovirüs B-19, adenovirüs ve hepatit B ve C'yi içerir. Uykuda olan virüslerin yeniden aktivasyonu, genellikle fibromiyalji, Lyme hastalığı ve benzeri kronik hastalıklar ile oluşan immün fonksiyon bozukluğu ile ilişkilidir. Spesifik viral reaktivasyon için test yapmak genellikle gerekli değildir, ancak ilgileniyorsanız, testle ilgili en iyi bilgi kaynağı http://www.labtestsonline.org/ dir.

Kronik grip benzeri semptomlarla ilişkilendirilen en yaygın reaktif olan iki virüs, Epstein-Barr virüsü ve sitomegalovirüs (Cytomegalovirus) dür.

Epstein-Barr virüsü (EBV)
EBV'nin akut ve kronik enfeksiyonunu değerlendirmek için yaygın olarak test edilen dört antikor, viral kapsid antijeni (VCA) IgG, VCA IgM, D erken antijeni (EA-D) ve Epstein-Barr nükleer antijenidir (EBNA).

👉 VCA  IgG antikorlarının varlığı yakın zamanda veya geçmiş EBV enfeksiyonunu gösterir.
👉 VCA IgM antikorlarının mevcudiyeti ve EBNA'ya karşı antikor bulunmaması, yakın zamanda görülen bir enfeksiyonu gösterir.
👉 EBNA'ya karşı antikorların varlığı, geçmişte bir zamanlar enfeksiyon olduğunu gösterir. EBNA'ya karşı antikorlar, enfeksiyon süresinden 6 ila 8 hafta sonra gelişir ve ömür boyu mevcut kalır.
👉  VCA IgG, EA-D ve EBNA'nın varlığı virüsün reaktivasyonunu gösterebilir.

Sitomegalovirüs (Cytomegalovirus ; CMV)
Akut ve kronik CMV enfeksiyonunu değerlendirmek için, CMV  IgG ve IgM antikorları için bir kan örneği test edilir.
👉 CMV IgM'nin varlığı yakın zamanda aktif bir enfeksiyon olduğunu gösterir. Hem CMV IgM hem de CMV IgG'nin varlığı, uykuda olan virüsün aktif primer enfeksiyonunu veya yeniden aktivasyonunu gösterebilir.
👉 CMV IgG'nin varlığı sadece geçmiş maruziyeti gösterir.

BAĞIRSAK PARAZİTLERİ

Bağırsak parazitleri, sanitasyon ve atık bertaraf sistemlerinin zayıf olduğu üçüncü dünya ülkelerinde yaygındır, gelişmiş ülkelerde ise daha az görülür. Parazit yumurtaları kontamine yiyeceklerle tüketilir, vücudun içinde yumurtada çatlar ve çıkan parazit bir yaşam döngüsü geçirir, yumurta bırakır ve sonra ölür. Yumurtalar vücudun içine girmez, dışkıyla dökülür. Kronik parazit yeniden istilası, sürekli kirli gıda tüketimini gerektirir.

Gelişmiş ülkelerdeki insanlar zaman zaman çiğ yiyecekler yemekten parazit yumurtaları tüketmektedirler ve zaman zaman düşük seviyelerde parazitler barındırabilmektedirler, ancak nadiren istila belirtilerine neden olacak seviyelere gelmektedir.  Kirlenmiş yiyecekler tekrar tüketilmediği sürece enfeksiyonlar daima kendi kendini sınırlar. Test nadiren bir sonuç verir. Yumurta ve parazitler için dışkı testi çok hassas değildir ve istila büyük olmadığı sürece her zaman olumsuzdur.

Bulaştırma (İletim) Vektörleri

Farklı gizli mikropların farklı iletim yolları vardır. İletim modunu bilmek bazen tanı koymada yardımcı olabilir. Gizli mikropların çoğu kene ile bulaşabilir. Borrelia, STARI, Babesia, Ehrlichia ve Anaplasma için bu önemli bir aktarım yoludur. Kene tipi biliniyorsa, bu bilgi bazen mevcut olan mikrop türlerini tanımlamakta yardımcı olabilir. Ancak bu kesin değildir. Kene kaynaklı mikropların çoğu farklı kene çeşitleri tarafından yayılabilir.

Ek olarak, birçok gizli mikrop ısıran diğer böcekler (sivrisinekler, pire, bitler, ısırma sinekleri, şakacılar), cinsel temas, kan nakli ve hava damlacıkları tarafından da yayılır.

Mycoplasma ve Bartonella daha yaygın olarak başka yollarla da yayılır ve zaten mevcut olup farklı kene kaynaklı bir mikrop ile enfeksiyon sırasında sessiz olabilir. Mycoplasma ve Bartonella muhtemelen fibromiyalji ve kronik yorgunluk tanısı alan kişilerde daha yaygındır (diğer gizli mikroplarla birlikte).

Borrelia:  En çok kuzeydoğu , orta Atlantik, kuzey-orta ABD de yaygın olan Siyah-bacaklı geyik kenesinde (Ixodes scapularis) ve Pasifik ABD kıyısında yaygın olan Batı Siyah bacaklı kenede (Ixodes pacificus) bulunur.

STARI: Güney Amerika'dan Oklahoma ve Teksas’a yayılan ve orta Atlantik’in kuzeydoğusundaki ABD’ye uzanan bölgede yaygın olan Lone yıldız kene (Amblyomma americanum) de bulunur.

Mycoplasma: Çoğunlukla solunum ve cinsel yolla bulaşır, ancak keneler de dahil olmak üzere böcek ısırıkları suretiyle de yayılabilir, muhtemelen sayısız türü vardır. Çok sayıda Mycoplasma türü dünya çapında yaygın olarak dağılmıştır. Mycoplasma, fibromiyalji, kronik yorgunluk sendromu ve otoimmün hastalıkta primer faktör olabilir.

Bartonella: En çok enfekte bir hayvanın (kedi, köpek) tırmalamasıyla ilişkilidir, ancak aynı zamanda pire ve bitler tarafından da yayılabilir. Keneler bir vektördür, ancak spesifik kene türleri belirtilmemiştir. Bartonella fibromiyalji ve kronik yorgunlukta primer bir faktör olabilir.

Babesia: En çok New England, New York, New Jersey, Wisconsin, Minnesota’da, ancak güneye doğru yayılıyor; merkez üssü olarak Georgia ile güneydoğu ABD de yaygın olan Kara bacaklı geyik kenelerinde (Ixodes scapularis) bulunur  .

Ehrlichia:En çok Orta ve güneydoğu ABD’de yaygın olup, Kuzey Carolina’dan Oklahoma’a uzanan bir grupta yoğunlaşmıştır, lone  yıldız kenelerde (Amblyomma americanum) bulunur. Ehrlichia ayrıca kara bacaklı (Ixodes scapularis) ve batı kara bacaklı (Ixodes pacificus) keneler ve bunların yanı sıra dünya çapındaki diğer pek çok kene türleriyle de bulaşır.

Anaplazma: Kara bacaklı kenede (Ixodes scapularis; NE ve üst Midwest) ve kuzey Kaliforniya'da batı kara bacaklı kenede (Ixodes pacificus) yaygın.

Rickettsia (Rocky Mountain benekli ateş): Rocky Dağlarının doğoğusunda kalan orta eyaletlerde yaygın Amerikan köpek kenesinde (Dermacentor variabilis), Rocky Mountain tahta kenesinde (Dermacentor andersoni) ve kahverengi köpek kenesi (Rhipicephalus sanguineus, Arizona) bulunur; Rocky Mountain benekli ateşi ABD'de yaygın olarak dağılmıştır ve herhangi bir eyalette görülebilir.

Ayırıcı Semptomlar

Herhangi bir gizli mikropla kronik enfeksiyon, spesifik olmayan semptomlarla ilişkilidir (bu onların doğasıdır). Belirli bir mikrop için klasik kabul edilen semptomlar bile her zaman ortaya çıkmaz. Her biri biraz farklı özelliklere sahip olan farklı mikropların her birinin sayısız türü ve suşu vardır. Bununla birlikte klasik bir semptom mevcutsa, teşhise yardımcı olabilir.

Borrelia: Mikroplar kollajen bulunan vücut bölgelerine sokulur (cilt, eklemler, beyin) → öküz gözü döküntüleri (vakaların 1/3 ünde), gezinen artrit, beyin sisi

STARI: Muhtemelen, Lyme ile aynı özelliklere sahip başka bir Borrelia türü → öküz gözü döküntüsü (vakaların 1/3 ünde), gezici  artrit.

Mycoplasma: Vücuttaki alanları kaplayan dokuları enfekte ederiç solunum veya pelvik semptomları (enfeksiyon bölgesine bağlı olarak), yorgunluk, bağırsak sorunları semptomlar arasındadır. Sistemik semptomlar tipik olarak başlangıç semptomlarından farklıdır. Artrit yaygındır.

Bartonella: WBC'leri ve kan damarlarını kaplayan hücreleri enfekte eder, besin olarak RBC leri aşırır  kemik iliğindeki enfeksiyon kaynaklı kemik ağrısı, ayak tabanlarındaki ağrı (yürürken kan damarlarına verilen hasar). Kan damarlarının hasar görmesi ayrıca bacaklarda gerilme izlerine neden olabilir.

Babesia: RBC'leri, karaciğeri, dalağı enfekte eder→ sırılsıklam yapabilen terle birlikte tekrarlayan yüksek ateş, karaciğer / dalak genişlemesi semptomlardır.

Ehrlichia / Anaplasma: WBC'lerin spesifik tiplerini enfekte eder → yüksek ateş, baş ağrısı, kas ağrısı. Akut hastalık en yaygın olanıdır. Kronik enfeksiyon, akut semptomların tekrarı olarak ortaya çıkar.

Rickettsia (Rocky Mountain benekli ateş): Şiddetli vaskülite neden olan kan damarlarını kaplayan hücreleri enfekte eder → yüksek ateş, benekli döküntü (% 90), ekstremitlerde şiddetli şişlik yapar. Akut hastalık en yaygın olanıdır. Kronik enfeksiyon, ortaya çıktığında, genellikle akut semptomların tekrarı olarak ortaya çıkar.

Chlamydia: Chlamydia trachomatis keneler ile yayılabilir, ancak daha çok cinsel temas veya solunum yolu enfeksiyonu ile yayılır. Bununla birlikte, kene ısırması ile diğer mikropların enfeksiyonu sırasında zaten mevcut olabilir. Kronik yorgunluk ile ilişkili yaygın bir gizli mikroptur. Aynı zamanda MS ile olası bağlantıları vardır. Klamidya, cinsel yolla bulaşan bir hastalık olarak yayılır ve kadınlarda kronik pelvik ağrısı, kısırlık ve kronik yorgunluk ile ilişkilendirilmiştir. Akut solunum yolu enfeksiyonu ile de ilişkili olan Chlamydia pneumoniae ise, kronik yorgunluk ile ilişkilendirilmiştir.


 ⏩  Devam Edece...🔜

11. bölümde görüşmek üzere hoşkalın 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum Kuralları:
-Lütfen reklam ve tanıtım içeren yorumlar yapmayınız.
-Küfür ve hakaret içeren yorumlar yapmayınız.
-Sadece konu ile ilgili yorumlara cevap verilir.