Sağlığını Korumayı Öğren: 2019

25 Aralık 2019 Çarşamba

MELATONİN NEDİR? NASIL KULLANILIR?



Geceyi başlatan melatonin

Melatonin hormonu vücudun saati gibidir, vücuda ne zaman uykuya dalması, ne zaman uyanması veya yemek yemesi gerektiğini söyleyen hormondur. Aynı zamanda vücut ısısının, hormon seviyelerinin ve kan basıncının düzenlenmesine yardımcı olur. Uyku bir zaman kaybı değil bir kar. Şarj olmak için uyumamız gerekiyor. Beynimizi resetlemek, öğrenme, hafıza, doğru karar alma kapasitemizi yükseltmek için uyku çok önemli. Beynin lenfatik sistemi beynin içindeki metabolizma artıklarını gece boyunca detoks eder.

Biz kolumuzdaki saate göre işlerimizi planlarken vücudumuz faaliyetlerini gece ve gündüzün ritmine göre planlar. İnsanoğlu hem güneş ışığına hem de karanlığa bağlı bir varlıktır. Uykuya damamızı ve uyuma süremizi kontrol eden genetiğimize işlemiş ve milyonlarca yıldır çalışan bir BİYOLOJİK UYKU SAATİMİZ vardır. Günün erken saatlerinde KORTİZOL hormonumuz artarak bizi güne hazırlarken gün ışığı kaybolduktan sonra da bu hormonun salgısı azalır ve  yerini gelişme-onarım hormonları olan BÜYÜME HORMONU ve MELATONİN e bırakarak hormonlar nöbet değişimi ile sağlıklı kalmamızı sağlar.

Uyku bozuklukları stres dolayısıyla kortizol ile çok ilgilidir. Bir daha iyileşemeyeceğini hissetmek yani umutsuzluk kaygının kökenidir. Kronik endişe normal uyku düzenini bozar. Uyku, ayrıca, stres intoleransına ve depresyona katkıda bulunan beyni tahriş eden iltihaplarla bozulur. Uyku eksikliği kaygı eşiğini düşürür ve depresyon ortaya çıkar. Ardından uyku eksikliği bağışıklık işlevini iyice bozar. Kronik bağışıklık sistemi bozukluğu, kronik hastalığın temel nedenidir. Böylece bir kısır döngü oluşur.

Kronik hastalıklardan iyileşmede uykuyu iyileştirmek eylem planımın başındadır. Normal uyku olmadan iyileşemezsiniz. Vücudunuzun iyileşmesi için, her gece en az 7-9 saat iyi uykuya ihtiyacınız vardır (en az 3,5-4  saatlik kısmı derin uyku olacak şekilde).
Bu gönderimde melatoninin ne olduğu, nasıl sentezlendiğine, önemine, takviyesine değineceğim.

15 Aralık 2019 Pazar

B12 EKSİKLİĞİ VE YÜKSEKLİĞİ


Yeniden merhaba,

Hastanelerde B12 seviyelerinin takibi artık eskisinden daha sık yapılıyor; ancak testlerin referans değer aralıkları öylesine geniş ki.. Test yapılsa da doğru yorumlanmayınca bir anlam ifade etmiyor. Diğer yandan her zaman tek bir B12 seviye ölçümü ile B12 düzeyine yeterli ya da yetersiz demek mümkün olmamaktadır. B12 seviyesinin vücudumuz için yeterli olup olmadığının değerlendirilmesi için yapılması gereken testleri ve takviye edilirken hangi formların uygun olacağına dair bilgileri bu gönderimde detaylandıracağım.



8 Aralık 2019 Pazar

HİSTAMİN İNTOLERANSI



Son derece sağlıklı beslenmenize rağmen sindirim problemleriniz bitmiyor, açıklanamayan migren ağrılarınız mı oluyor ya da sürekli bir kaygı hali mi yaşıyorsunuz? Kadınsanız adetleriniz sancılı ve düzensiz mi? Turşu yediğinizde, sirke tükettiğinizde yüzünüz mü kızarıyor? Muz, avokado ya da patlıcan yediğinizde kaşınıyor, burnunuz akıyor, öksürüyor musunuz? Bu sorunlar size tanıdık geliyorsa histamin intoleransınız olabilir.

Histamin intoleransı günümüz tıp pratiğinde ilk anda akla gelmeyen ve fazla dikkate alınmayan sıklıkla da alerji ile karıştırılan bir klinik tablodur. Bundan dolayı bu tür sorunları yaşayan hastalar kendilerine bir türlü teşhis konamadığından ve tedavi olamadıklarından yakınırlar.

Eğer siz de bu şikayetlerden bazılarını uzun süreden beri yaşıyorsanız ve bir türlü çaresini bulamadıysanız, sizde de “histamin intoleransı” akla gelmelidir.Bu konuda yaptığım araştırmaları bu gönderide derledim.

Antihistaminik kavramının alerjiyi çağrıştırmasından dolayı HİSTAMİN dendiğinde akla öncelikle alerji gelmektedir. Ancak histamin intoleransı alerjiden farklı bir durumdur.

GIDA ALERJİSİ tüketilen gıdalara karşı geliştirilen anormal immunolojik cevaba  denmektedir. HİSTAMİN İNTOLERANSI ise, histamine karşı oluşturulan immunolojik olmayan anormal fizyolojik bir cevap olarak tanımlanabilir.

Histamin aslında  vücudumuz için zararlı bir madde değildir. Tersine ihtiyaç duyulan ve vücudumuz için gerekli olan bir maddedir. Bağışıklık sistemi için gereklidir, mide asidinin salgılanmasında rolü vardır ve sinir hücrelerinin iletişiminde görev alır.

Sorun histaminin kendisiyle ilgili değil, FAZLA SALINIMI VEYA YETERSİZ YIKILIMI SEBEBİYLE VÜCUTTA AŞIRI YÜKSELMESİ ile alakalıdır.

30 Kasım 2019 Cumartesi

OSTEOPOROZ


Oldukça verimli bir akşamdı.  Mucize Doktor u izlemeye başladım. Hiç de fena değil. Araya vıcık vıcık aşk hikayeleri sıkışmazsa geleceği de iyi olacaktır diye düşünüyorum. En azından diğer yerli dizilerden farklı, otizm ve savan sendromu adına farkındalık yaratabilecek potansiyeli var. Töre, ağa mağa, silah, kadına şiddet, çocuğa eziyet yok; bir otizmlinin iç dünyasına yolculuk var. Tarihimizi dizilerden öğrendi halkımız, biraz da hastalıkları öğrensin. Hastaların ve hasta yakınlarının hikayeleri ise ziyadesiyle hüzünlü. Neyse ilerleyen bölümleri merak ediyorum. Umarım saçmalamazlar ve ne versen yerler moduna düşmezler. Mucize doktor tavsiyesi için kalpten teşekkürlerimi iletiyorum.

Aynı anda okuduğum kitap sayısını 3 e çıkardım. 3 ü de farklı alanlardan. Bunlardan biri Dr. Amy  Myers’ınBağışıklığınızı Güçlendirin” kitabı. Oldukça popüler “The Autoimmun Solution” kitabının Türkçe çevirisi. Hemen hemen bitmek üzere. Kendisi Graves hastası olduktan sonra yolu fonksiyonel tıp ile kesişen ABD de ünlü  bir hekim Amy Myers. Otoimmün hastalıkların potansiyel kaynaklarına değinerek başta beslenme olmak üzere yapılması gereken düzenlemelerden bahsediyor. Geliştirdiği Myers Beslenme Yönteminin esaslarını anlatıyor. Kitabında dikkat çeken bir kavram var “otoimmün spektrum”. Bu kavramı iyi anlamak ve spektrumun neresinde bulunduğumuzu bulmak iyi bir başlangıç olabilir. Herhangi bir otoimmün hastalığı olanlara, hastalığı olmasa bile sağlık halini korunmak isteyenlere, sağlıklı beslenme kararı alıp nereden başlayacağın bilmeyenlere, neden gluteni, kazeini vb gıdayı elimine etmesi gerektiğini anlamayanlara bu kitabı okumalarını öneririm. Bir de vegan beslenirken sağlıklı beslendiğini düşünenlere bu kitabı özellikle tavsiye ederim. Pek çok bilimsel bilgi ve açıklama ile dolu. Diğer yandan doktorun geliştirdiği 30 günlük Myers Beslenme Planı baya baya zor. Şöyle ki gluten, kazein, herhangi bir tahıl, bakliyat, fındık, fıstık, domates, patlıcan, biber, yumurta, kafein, alkol bu diyette yok. Etler, sebzeler, meyveler organik olacak. Mümkünse su filtresi, hava filtresi temin edilecek. Diğer toksin kaynaklarından uzak durulacak. Yani hem beslenme hem de yaşam biçimi değişikliklerinin kombinasyonu. Ancak elbette birkaç otoimmün hastalıkla birlikte yaşamak da hiç kolay değil. Yani katı bir diyet olsa da 30 gün şans verip deneyenler oldukça var. Ve okuduğum kadarıyla deneyenlerin yorumları çok olumlu. Kitabın güzel yanlarından biri de doktorun önerdiği takviyelere ve markalara değinmesi. Yalnız bu fonksiyonel tıpçıların hep hikayeleri ve süreçleri birbirine paralel. Ne zaman ki kendileri bir otoimmün hastalık yaşıyorlar hooop klasik tıptan fonksiyonel tıpa geçiş, ardından fonksiyonel tıp eğitimleri, birkaç kitap, youtube kanalı, kendi takviyeleri. Doktor olmayıp hastalıklarını yenenler ise en kötü yaşam koçu, olmadı instagram ya da facebook fenomeni oluyor. İronik.

6 Kasım 2019 Çarşamba

CRP DEĞERİ DOĞAL YOLLARLA NASIL DÜŞÜRÜLÜR?

Helmer Osslund // Höstfärger


Zaman zaman hepimizin içinde gün boyu negatif enerji birikiyor. Bu atıklardan vücudun ne zaman kurtulmak isteyeceği ise hiç belli olmuyor. Bir terapiye ihtiyaç duyduğumda en güzel merkez mutfak. Gece dörtte kalkıp mürdüm eriği ile kızılcığı harmanlayarak marmelat yaptım. Şekersiz. Ama karanfilli, tarçınlı, kakuleli, limonlu. Kokular ve ortaya çıkan şahane renk çok iyi hissettirdi. Hatta oda parfümü ar-ge çalışanlarına bu tür kokular ilham vermeli. Marketten gidip reçel, marmelat alanları ise hiçbir zaman anlayamayacağım sanırım. Çünkü reçelini marmelatını evde yapmak hem aşırı basit bir iş hem de terapi adeta. Oğlum uyanıp mutfağa damladığında bu mis gibi kokuya bayılacak.Bence çocuklara esas güven ve huzur veren şeyler bu tür kokular..Çocukluk kokusu.Tereyağlı reçelli ekmek.

Marmelatı da yaptığıma göre artık gece gece ses yapmadan yapılabilecek bir diğer şey blog yazmak ve de playlist hazırlamak. Yazmayalı epey olmuş. Blog işi de böyle bişi.. Ne üzerine yazarsan yaz, bazen yazmaktan uzaklaşıyor bazen de yaklaşıyorsun. Halbuki gün içerisinde aklıma sürekli bir şeyler geliyor veya  yeni bir bilgi ediniyorum bunu da mutlaka blogda paylaşayım, şundan da bahsedeyim butonu o nedenle zihnimde hep açık oluyor. Fakat uzun verilen aralardan sonra bilgisayar başına oturunca konuları toparlamak o kadar da kolay olmuyor. 

Birkaç gönderi öncesinde  enflamasyondan bahsetmiştim. Bugünkü gönderimde de enflamasyonun en spesifik göstergelerinden olan CRP değerinden bahsederek bu değerin düşürülmesi ya da düşük tutulması için yapılması gerekenler hakkında bir makaleyi çevireceğim. Bu konuyu tesadüf eseri ve durduk yere seçmedim aslında...

3 Kasım 2019 Pazar

HAŞİMOTO





KAYNAKLAR:

HAŞİMOTO NEDİR?
Haşimoto modern zamanların salgını. Haşimoto bir tiroit hastalığından daha fazlasıdır; otoimmün bir hastalıktır. Aynı zamanda hipotiroidiye neden olan  ana sebeplerdendir. Pek çok hipotiroid hastası aynı zamanda Haşimoto hastasıdır; fakat bunu bilmemektedir. Çünkü sıklıkla yapılan hastane kontrollerinde tiroid hormonları test edilip tiroid antikorları kontrol edilmediğinden HAŞİMOTO TANISI ALMAMAKTADIR.

1 Kasım 2019 Cuma

İNFLAMASYONUN 20 KÖK NEDENİ


İnflamasyonun 20 KÖK nedeni
  1. Hiperglisemi (Yüksek kan şekeri)
  2. Hiperinsülinemi (Yüksek kan insülini)
  3. Oksidatif stres
  4. Kronik gizli enfeksiyonlar (ebv, herpes, lyme, mikotoksinler,parazitler,mantarlar)
  5. Çevresel toksin maruziyeti
  6. Uyku eksikliği
  7. Sirkadiyen ritim bozuklukları
  8. Alkol tüketimi
  9. İnflamatuar beslenme (gıda hassasiyetleri/katkı maddeleri)
  10. Bağırsak disbiyozisi
  11. Bağırsak zarının artmış geçirgenliği (sızdıran bağırsak)
  12. Kronik stres
  13. Obezite
  14. Metilasyon anormallikleri(mthfr/homosistein)
  15. Periodontit (diş eti hastalığı)
  16. Sosyal izolasyon
  17. Endotoksemi (Kanda endotoksin bulunması)
  18. Yüksek omega 6 yağ asidi seviyeleri
  19. Mikrobesin dengesizlikleri (düşük vitamin d/yüksek demir gibi)
  20. Aşırı yoğunlukta ve sıklıkta egzersiz


29 Ekim 2019 Salı

ESANSİYEL KAN TESTLERİ


Söz konusu sağlığınız olduğunda işinizi tesadüflere bırakmak ister misiniz? Eğer istemeyen grupta iseniz bu gönderi tam size göre.
Hastalıkları tedavi edilebilecek kadar erken bir dönemde yakalamak için kan testlerinin düzenli olarak yaptırılması önemlidir. Diğer yandan halihazırda kronik bir hastalığınız varsa, rutin kan testi yaptırmak, doktorunuzun bu hastalığın ilerlemesini ve uygulanan tedavinin etkinliğini takip etmesini sağlar.
Kan testleri vücudunuzun size anlattıklarını duymanız, sinyalleri anlamanız için önemli bir başlangıç noktasıdır. Ayrıca bunlar hakkında sizlerin de fikir sahibi olması kontrolü ele alabilmeniz ya da vücudunuzun işleyiş mekanizmasını algılayıp ona daha vicdanlı davranabilmeniz için çok önemli. Öğrenerek, anlayarak kendi sağlığınızın kontrolünü ele alabilirsiniz.
Bu gönderiyi daha doğrusu aslında tüm gönderilerimi en çok bu mantıkla hazırlıyorum.Eğer sağlık sorunlarının mekanizmalarını anlayabilirsek onları önleyebilir ya da onlarla birlikte yaşarken dümenin bizde olmasını sağlayabiliriz.
Vücudumuzun içinde dolaşan KANIMIZ bize çok şey anlatır. Bir hastalık daha ortaya çıkmadan birçok sinyal verir. Bu sinyalleri fark eder ve erkenden önlem alırsak daha kaliteli bir yaşam yaşayabiliriz. Yani bilgi ile birlikte FARKINDALIK da çok önemlidir.
Farkındalık kelimesini daha açmak gerekirse örneğin eskisinden daha kolay yoruluyorsunuz ve uykuya dalamamaya başladınız, daha çok üşüyorsunuz. Vücudunuz size bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Siz onu duyar ve uyarılara kulak verirseniz gerekli önlemleri alabilirsiniz.

12 Ekim 2019 Cumartesi

İLAÇLARIN NEDEN OLDUĞU BESİN EKSİKLİKLERİ


Yeniden merhaba,

Bugünkü gönderime geçmeden önce Tarım ve Orman Bakanlığı'nın web sayfasında yayınlanan hileli ürünler konusuna değineceğim. 119 sayfadan oluşan bu gıda terörü listesini incelemek isterseniz şu linkten ulaşabilirsiniz.👉


Bu listeye göz atınca enerji içeceklerine, çözünebilir kahvelere, şu benzinliklerde satılan çikolatalara falan  artık biraz daha temkinli yaklaşmak gerektiği fark edilir umarım. Viagra, Cialis gibi cinsel performans arttırıcı ilaçların etken maddesi olan Sildenafil ve Tadalafil, tutti frutti aromalı, kahve aromalı, ginsengli , karışık meyve aromalı bu içeceklerin içerisinde. Sayfalar dolusu liste var. Karışık bitki çayları bölümüne gittiğinizde bilindik markalarda Sibutramin yani kilo verme ilaçlarının etken maddesi tespit edilmiş. Zayıflamak için elinizi raftaki bitki çayına uzatırken iki kez düşünün. Ayçiçek yağları, zeytinyağları içinde trans yağ mı ararsınız, ne olduğu belli olmayan tohum yağı mı yok yok. 32 sayfa dolusu bir rezillik. Carrefour naturel sızma zeytinyağı da listede.Süzme çiçek balı adı altında satılan şeylere -bakın şeyler diyorum, çünkü bunlar gıda değil-artık güvenmek zaten imkansız.Prolin, diastaz, şeker parametrelerinde sınıfta kalmışlar.

3 Ekim 2019 Perşembe

KARATAY DİYETİ İLE YAŞAM BOYU SAĞLIK-CANAN EFENDİGİL KARATAY - KİTAP NOTLARIM



Fındık fıstık çıtır çıtır, hem kan yapar hem ısıtır.

“Halkımızın fizik aktivitesi çok azdır. Toplum olarak sağlıksız, hareketsiz bir yaşam biçimi içindeyiz! Sürekli ne yiyeceğimizi ve içeceğimizi düşünüp duruyoruz. Hiçbir zaman bugün ne yapayım da 40-50 dakika yol yürüyeyim diye düşünmüyoruz. Maalesef günlük yaşantımızı bu şekilde düzenlemek aklımıza bile gelmiyor. Eğer her gün 5 kilometre yol yürürsek, inanın her istediğimizi (tabii sağlıklı olan gıdaları) istediğimiz kadar yiyebiliriz…”

Kitap oldukça yararlı, hem bilgilendirici hem de sağlıklı beslenme temelleri hususunda yönlendirici biraz da ezber bozan türden.


Canan Karatay’ın bu kadar çok negatif eleştiri almasının söylediklerinin içeriğinden daha çok konuşma tarzıyla ve haddinden fazla genellemeler yapmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Bu üslubu nedeniyle de söyledikleri anlaşılmaya  çalışılmadan çarpıtılıyor. Etrafta caps’leri kol geziyor.

Aslında önerdiği şey bir diyet değil sağlıklı yaşam biçimi. Sanırım bir pazarlama metodu olarak kitabın adına ‘diyet’ ibaresini özellikle yerleştirmiş.

1 Ekim 2019 Salı

ANTİOKSİDAN DEĞERİ YÜKSEK GIDALAR (ORAC DEĞERİ)


“İlaç besin” terimine ilk dikkat çeken isim Hipokrat “Aldığın ilaç besinin, besinin ilacın olsun” sözleriyle gıdaların besin öğesi olmaktan çok daha öte fonksiyonları olduğuna dikkat çekmiştir. Bir şeyin adının “gıda” olması onun gerçekten gıda olduğunu göstermez. Gıda sıfatıyla market raflarını dolduran pek çok şey aslında vücudumuz için adeta çöptür, toksiktir. Gıda değil gıdanın tersi olan antigıdadır, antibesindir.

Bir şeye gıda diyebilmek için onun enerji elde etme yöntemlerimize uygun olması gerekir. Sağlıklı kalmanın yegane formülü budur. Yani yiyeceklerimiz enerji üretim santrallerimiz olan mitokondrilerimize uygun olmalıdır. Mideyi değil mitokondrimizi beslemelidir. Çünkü tüm hastalıkların mikro düzeydeki başlangıç noktası mitokondrilerdir.

Mitokondrilerin enerji üretimi ise elektronlar ve protonlar ile olur. Yiyeceklerde aradığımız, ELEKTRONLARI ARTTIRACAK ÖZELLİKTE olmalarıdır. Yani antioksidan özellikte olmalarıdır. Sağlıktan anladığımız vücuttaki elektronları arttırmak olmalıdır. O halde beslenme, elektron kaynaklarının nerede olduğunu bilmekten ibarettir.

İşlenmiş gıdalar, kimyasallar, koruyucular, kirli hava, kızartmalar, yüksek ısıda pişmiş gıdalar, alkol, sigara, stres vücuttan elektron çalınacağı anlamına gelir. Serbest radikal miktarını sürekli arttırır.

22 Eylül 2019 Pazar

TOKSOPLAZMAZOSİZ


Günlük hayatımızda kedilere bir balıkçı tezgahının etrafında, bir arabanın altında,  bazen bir bahçe duvarının üstünde keyifle derin uykuda, ya da bir kafenin yumuşak minderinde oynaşırken, bazen de kalabalık bir caddede dolaşırken rastlayabiliriz.

Kedi insanın en eski dostlarından birisidir. Apartman yaşamı evcil hayvan beslemek isteyenler için de kedileri cazip hayvanlardan birisi haline getirmiştir. Bugün ülkemizde de pek çok evde artık kedi beslenmektedir. Diğer yandan ülkemizde belki de önemli sorunlardan birisi de sokak hayvanları ve kedilerdir.

İnsanlarla bu derece içli dışlı olan kediler, başta hamile kadınlar ve annelerde olmak üzere kimi zaman kaygı yaratır. Bu korkunun bir tanesinin nedeni de  kedilerden insanlara bulaşan ve düşük, ölü ya da sakat doğumlara neden olan toksoplazma enfeksiyonudur. Bir diğeri zaten malumunuz tüy dökmeleridir.

Bu tür hastalıktan korktuğu için evine kedi almayan ya da sokak kedilerinden uzak duran pek çok insan var. Ayrıca bir bebek sahibi olacağınız zaman aile büyüklerinden gelen en büyük baskı da bu tür konularda olur. “Aman köpeği veya kediyi evden uzaklaştırın! Bebekte veya sizde hastalık oluşabilir.” türünden nasihatlarla gelirler.

İşte bu sebeple bugün kedilerden bulaşabilecek TOKSOPLAZMA ENFEKSİYONU nun sebeplerine ve korunma metotlarına biraz değinmek istedim. Sebep ve sonuçları, korunma önlemleri bilinirse gerilmeden, paniklemeden hayvanlarla bir arada uyum içinde yaşayabiliriz.

15 Eylül 2019 Pazar

ENFLAMASYON / INFLAMATION


Kronik hastalığı olan herkesin öğrenmesi ve iyi anlaması gereken bir kavram: ENFLAMASYON. Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi Dr. Eric Berg videolarını severim. Gereksiz uzun değil ve sonuç odaklı. Eğitim konusunda çok başarılı. Bu konuyu sade bir şekilde anlattığı iki videoyı harmanlayarak yaptığım çeviriye bu gönderimde yer vereceğim. Faydalı olmasını dilerim.


What's Really at the Core of Your Inflammation / Vücudunuzdaki İnflamasyonun Temel Nedeni Nedir?


12 Eylül 2019 Perşembe

MANGAN (Manganez) EKSİKLİĞİ BELİRTİLERİ + Yiyecekler ve Çözümler


Yeniden merhaba,

Durmaksızın yağan yağmuru dinlerken hayatın gürültüsünün kesildiği bir gece yapılacak en güzel şey biraz bir şeyler karalamak. Bu günlerde yazarının psikoloji profesörü olduğu aşırı sürükleyici bir kitabı okuyorum. Kitapta bol miktarda insan psikolojisi ve davranışları üzerine yapılmış bilimsel araştırmalar yer alıyor. Bir bölümde yazar doğal çevrenin insanın düşünce ve davranışları üzerindeki etkilerini inceleyen pek çok araştırmadan bahsediyor. Bu çalışmalardan elde edilen bulgulara göre, küçücük bir çalığın bile dünyayı daha güzel kılmada önemli etkiye sahip olduğu görülmüş. Örneğin, hastanede yatan ve pencerelerinden dışarıdaki ağaçları görebilen hastaların iyileşme oranları anlamlı olarak artmaktadır, hücrelerinden çiftlik alanı veya orman gören mahkumların diğerlerine kıyasla daha az tıbbi sorunu olduğu görülmektedir. Diğer bazı araştırmalar yeşillik ve suç arasındaki ilişkiler üzerine odaklanmış, araştırmacılar yeşilliğin insanlara daha iyimser bir ruhsal durum kazandırarak suç işleme olasılıklarını azalttıklarını ileri sürmüştür.

7 Eylül 2019 Cumartesi

BEL AĞRISINDA YARDIMCI OLABİLECEK VİTAMİN MİNERAL TAKVİYELER VE PROLOTERAPİ


Bel ağrısı çok yaygın karşılaşılan bir sorun. Çünkü pek çok farklı sağlık sorunundan kaynaklanabilir. Lyme hastalarının da sürekli yakındığı bir mevzu. Biraz bu konuya bakalım. Neler yapılabilir, yeme içme ile alakalı mı, güncel uygulamalar neler??

Mevzuya omurgadan girelim.

Omurgamızı oluşturan kemiklerin her birine omur denir. Belde 5 adet omur bulunur. Bu omurlar kas ve bağlarla birbirine bağlıdır. Omurganın içindeki boşlukta sinirler bulunur. Omurilik dediğimiz bu sinirler tüm vücudumuza buradan dağılır. Omur kasları ve bağlarında zayıflık, yırtılma, kemik ve kaslarda iltihaplanma bel ağrısı yapar. Omurlar arasında disk dediğimiz kısımlar vardır. Diskler omurgayı korur. Diskin içindeki yumuşak kısım dışarı doğru taşarsa fıtık dediğimiz olay oluşur. Fıtık sinirlere bası yaparak ağrı yapar.

Elbette her şeyden önce bel ağrısının kök nedeni bulunmalıdır.

28 Ağustos 2019 Çarşamba

SAÇ DÖKÜLMESİ


Saç dökülmesi çok can sıkıcı bir konu,  hem erkeklerde hem de kadınlarda sosyal ve psikolojik sorunlara neden olmaktadır. Pek çok hastalığa eşlik ediyor.😩 Çok yaygın bir problem olduğu için de epey fazla çözüm önerisi var. Saç dökülmesi çoğu insan için benzer sahneyle başlar. Banyodan çıkarken ardınızda bir tomar saç bırakırsınız. İnsanların pek çoğunun zayıf noktasıdır. Bu sebeple başta kuaförlerden aktarlardan medet umarlar, her çözüm önerisine balıklama atlarlar. Bu konuyu araştırıp edindiğim bilgileri derledim. 



Öncelikle şunu belirtmek istiyorum: Eğer genetik mirasınız öyle dikte ediyorsa saç dökülmesine karşı durmak pek mümkün değil. Ama eğer problem genetik mirasınız değilse her şeyden önce saç dökülmesinin arkasında yatan nedeni bulmanız gerekiyor. Çünkü bu nedeni bulup çözmeden sorunu halletmeniz pek de mümkün olmayacaktır. Genetik tipi saç dökülmesi hem erkeklerde hem kadınlarda görülse de erkeklerde daha yaygındır.

Ancak her saç telinin bir ömrü olduğunu unutmayın. Saçların uzayıp gelişmesi 3 aşamalıdır. Saç belli bir olgunluğa erişince telogen evresi denilen evrede dökülür. Yerine yenisi çıkar. Bu normal ve beklenen bir durumdur. Ömrünü tamamlamış olan saç kendiliğinden ya da tarama, yıkama, fırçalama, saça şekil verme gibi dış etkenler ile dökülür. Günde ortalama 100 saç telini kaybetmek normal kabul edilir.

14 Ağustos 2019 Çarşamba

ROMATOİD ARTRİT (RA)


Her yaşta ortaya çıkabilen bir hastalık olan iltihaplı eklem romatizması olarak bilinen romatoid artrit, ilerleyen safhalarda kişinin hayat kalitesini olumsuz etkilerken, çay bardağını tutmak bile güçleşebilir.

Eklemlerin iç yüzeyini döşeyen bir zar vardır. Bu zarı oluşturan hücrelere sinovisit denir. Bu hücreler sinovya sıvısı denen berrak, saman sarısı renkli sıvıyı salgılar. Bu sıvı sayesinde eklem yüzeylerinin kayganlığı artar, hareket kolaylığı sağlanır. Sürtünme engellenir. Eklem zarar görmez. Sinovyal sıvı aynı zamanda kıkırdağı da besler. RA da, vücudun bağışıklık sistemi kendi hücrelerine karşı savaş açarak hastalığı başlatır. Sinovyal hücreler iltihaplanır. Toksik maddeler açığa çıkarak eklem kıkırdağına zarar verir. Hastalık ilerleyerek kemik, bağ dokusu, tendonlar ve diğer organları da etkileyebilir.

Kronik seyirli sistemik bir hastalık olan Romatoid artritte, tekrarlayan eklem iltihaplarının yanı sıra eklem kapsülü ve tendon iltihapları sıklıkla görülür.

4 Ağustos 2019 Pazar

BAKLAGİLLER TÜKETİLMELİ Mİ?




Otoimmün hastalığı olan pek çok kişi glutenin zararlarını kabullenmiş durumda. Fakat özellikle buğday harici tahıllar ve bakliyatlar gibi tohumlu bitkilerin zararları kabullenmekte zorlanılıyor. Malum mercimek çorbası, kurufasulye, nohut yemeği, pilav , dolma gibi lezzetler bizim sofralarımızın adeta demirbaşıdır.

17 Temmuz 2019 Çarşamba

ÇİNKO TAKVİYESİNİN KANITLANMIŞ 47 SAĞLIK FAYDASI

Ağzınızda sürekli aft mı çıkıyor, akneden, alerjiden mi muzdaripsiniz, tiroid sorununuz mu var,  sürekli grip olup duruyor musunuz, adet döneminiz çok ağrılı sancılı mı geçiyor ya da yaralarınız bir türlü iyileşmiyor mu, hatta koku alma duyunuz azaldı mı, ya da stresiniz bir türlü bitmek mi bilmiyor. Ya da otoimmün bir hastalığınız mı var? 



O halde çinkoyu mercek altına almanız lazım. Belki de farkında olmadığınız bir çinko eksikliği söz konusudur.

Bugünkü gönderimde çinko ve öneminden bahsedeceğim. Burada bahsedilen çinkonun her faydası bilimsel araştırmalar ile kanıtlanmış olup ilgili referansları parantez içindeki rakamlara tıkladığınızda erişilebilir durumdadır.


Okudukça şaşırdım çevirdikçe baygınlık geçirecek oldum. Çevir çevir sonunu zor getirdim. Son söz olarak Çinko daha ne yapsın diyorum. Okuyunca bana hak vereceksiniz. Keyifli okumalar dilerim.

16 Temmuz 2019 Salı

13 Temmuz 2019 Cumartesi

MS SERİSİ - BÖLÜM 2: MULTİPL SKLEROZ - DİYETLER, BESLENME VE ALTERNATİF TEDAVİLER

MS pek çok bilinmezi olan, hastalarda birbirinden farklı şekilde ilerleyen bir hastalık. Geçen hafta ilk bölümünü çevirdiğim MS serisinin bu hafta 2. bölümünü paylaşacağım. Okumadıysanız öncelikli olarak şuradan 1. bölümü okumanızı öneririm. MS şimdilik etkili bir tedavisi olmayan, sebebi her yönü ile bilinemeyen bir hastalık olsa da gidişatı yavaşlatmak, hatta kimi durumlarda durdurmak için denenebilecek yöntemlerden bahsediliyor. Yazar bu bölümde geleneksel ve alternatif tedavilerden bahsediyor. Makalenin kaynağı için TIK

3 Temmuz 2019 Çarşamba

MS SERİSİ - BÖLÜM 1: MULTİPL SKLEROZ HAKKINDA HER ŞEY-SEBEPLER, BELİRTİLER, TEŞHİS VE RİSK FAKTÖRLERİ

Saat sabahın beşi. Uykumdan uyandım. Madensuyu ve suyu karıştırıp içerisine azıcık elma sirkesi biraz da limon suyu katıp balkona geçtim. Blogspotu açtım. Son zamanların en fazla okumasını MS üzerine yapmış olabilirim. Bu konuda bir yandan Terry Wahls ın  Wahls Protokolünü okuyorum diğer yandan da işte böyle çeşitli makaleler, iz sürmeler, anlamaya çalışmalar..

22 Haziran 2019 Cumartesi

SİNİR SİSTEMİNİ ETKİLEYEN EN ÖNEMLİ SİNİR : VAGUS SİNİRİ

Yeniden merhaba,

Sağlığımız, iyi işleyen ve uyum sağlayabilen bir sinir sistemine bağlıdır. Sinir sistemini etkileyen en önemli sinir ise VAGUS SİNİRİ dir. Vagus siniri psikolojik ve fiziksel sağlığın anahtarlarından biri. Bugün pek çok kişinin muzdarip olduğu anksiyete, depresyon, migren, sırt ağrısı ve daha pek çok sağlık sorunu vagus sinirinin iyi işlememesinden kaynaklanıyor. Bu nedenle vagus sinirinin ne olduğunu, nasıl bizi etkilediğini öğrenmemiz ve bu sinirin şifalandırıcı gücünü keşfetmemiz lazım. Vagus siniri sosyal ilişkilerimizde de rol oynadığı için otizmde de bu sinirin uyarılması rahatlatıcı ve faydalı bulunmaktadır.

14 Haziran 2019 Cuma

İDRAR YOLU ENFEKSİYONU


Lyme hastalarında yaygın bir şikayet sık idrar yolu enfeksiyonudur. Bu gönderimde genel olarak idrar yolu enfeksiyonundan bahsedeceğim. İdrar yolu enfeksiyonu ile ilgili detaylı bir kaynak için https://www.hindawi.com/journals/ab/2014/543974/ inceleyebilirsiniz.

İdrar yolu enfeksiyonu nedir?
İdrar yolu enfeksiyonu, böbrek, mesane, idrar yolunda oluşan idrar yollarının herhangi bir noktasında ortaya çıkabilen enfeksiyonlardır.

Eğer kadınsanız, idrar yolu enfeksiyonu yaşama riskiniz yüksek. Bazı uzmanlar yaşam boyunca bu enfeksiyonu yaşama riskinin %50 olduğunu belirtirken, pek çok kadın bazen yıllar boyunca tekrar tekrar enfeksiyon yaşıyor. Erkeklerde ise her 10 erkekten 1 tanesi yaşam süresi boyunca idrar yolu enfeksiyonu yaşamaktadır.

11 Haziran 2019 Salı

HOMOSİSTEİNİ ETKİN BİR ŞEKİLDE DÜŞÜRMENİN 16 GÜÇLÜ YOLU

Merhabalar,

Böyle 16 yolla homosisteini düşürebilmek gibi keşke insanları tanımanın ve anlamanın da 16 yolunu bilebiliyor olsaydık. Bunu biliyor olsaydık sağlığımız da daha iyi olurdu. Fizyolojimizin iç dengesinin yerinde olması da fiziki sağlık kadar önemli değil mi? 


Bir yazıda “Bir insanı tanımak istiyorsanız onun ne okuduğuna bakın” diyordu. “Ne seyrettiğine bakın, duvarlarına ne astığına, raflarına ne koyduğuna, nasıl konuştuğuna ve sizi nasıl dinlediğine bakın. Yapmanız gereken tek şey bakmaktır. Bunlar size onun ruhunun nerede olduğu ve neyle beslendiği konusunda her şeyi bildirir...” diyordu. Haksız da sayılmaz. 

Ben bir madde daha ilave etmek isterdim sanırım: Sizinle uyumu bozulduğunda nasıl davrandığına da bakın. Çünkü uyumsuzluk da uyuma dahil. İnsanlar ilişkilerinde birbirlerini kimi zaman bulur, kimi zaman kaybeder. Tarafların birbirlerinden uzaklaştığı dönemler yaşanması kaçınılmaz. Bir ilişkiyi devam ettiren ve anlamlı kılansa tarafların birbirini hiç kaybetmemesi değil, birbirini bulma istek ve çabasının devam etmesidir.
Çünkü yalnızlığın karşıtı birliktelik değil, yakınlıktır. Hislerimizdir bizi çok uzaktan birbirimize bağlayan. 

Neyse gelelim bugünkü gönderimin  konusuna : HOMOSİSTEİN

2 Haziran 2019 Pazar

KRONİK OTOİMMÜN HASTALIKLARDA BESLENME




Çok çeşitli diyetler duyuyoruz. AİP diyeti, Paleo diyeti, Eliminasyon diyeti, GAPS diyeti, düşük FODMAP diyeti, WAHLS diyeti, Ketojenik Diyet, Taş Devri Diyeti, Histamin Diyeti, Candida Diyeti ,Anti-Enflamatuar Diyet, Alkali Diyet.. Otizmde GAPS diyetinin, epilepside ketojenik diyetin, SİBO da FODMAP diyetinin, MS de Wahls diyetinin, pek çok otoimmün hastalıkta Eliminasyon diyetinin etkisiyle iyileşme sağlayan, semptomlarını kontrol altına almayı başarabilmiş nice insan var. Görüldüğü gibi hastalıkların iyileşmesinde pek çok farklı beslenme protokolleri mevcut.

Malumunuz beslenme bir bütündür, kişiye özeldir. Mucize bir gıda veya mucize bir ilaç yoktur. Hastalıklar sadece kişiye özel doğru gıdalarla beslenerek, vücuda doğru maddeleri doğru şekilde  vererek iyileşebilirler. Anti Enflamatuar diyet romatizmada fayda sağlarken SİBO su olan bir kişi uyguladığında semptomları alevlenebilir. Ya da normalde çok sağlıklı olan kimi sebzeler hipertiroid hastaları için uygun olmayabilir. Yine çok sağlıklı fermente sebzeler histamin intoleransı olanlar için aşırı rahatsızlık verici olabilir.

Yani yiyeceğin sağlıklı olması kadar sizin hastalığınıza özgün ve uygun olması da çok önemlidir. Bu kadar çok diyet çeşitliliği nedeniyle biliyorum pek çok insanın kafası karışık. O nedenle kronik otoimmün bir hastalığı olanlara yol gösterebilecek temel noktalara değineceğim bir gönderi hazırlamaya karar verdim. Çünkü sağlığımızı geri kazanmak ya da sağlığımızı korumak beslenmeden geçiyor

Sizlere ilk önerim sürdürülebilir bir beslenme düzeni oluşturmayı hedeflemeniz. Bunu başarabilirseniz beslenme sorun olmaktan çıkıp keyif olmaya başlayacak ve bu ilham tüm hücrelerinize işleyecek.

Buraya bıraktığım bilgiler sizin daha derin araştırmanız için küçük küçük çakıl taşları gibi düşünün. Tercihlerinizi işlenmemiş, doğadan gelen, yediğinize değecek kadar zengin, renkli ve çeşitli yiyeceklerden yana kullanmak hem boş kalorilere yer bırakmaz ve hem de hücrelerinize yük olmaz.

31 Mayıs 2019 Cuma

MENOPOZ ÖNCESİ - SONRASI HORMON - DR MUSTAFA ATASOY - KİTAP NOTLARIM 📖



Yeniden Merhaba,

İstatistiki olarak mayıs ayında gönderilerim azalmış ama bunu uzuun upuzun bir gönderi hazırlayarak telafi edeceğim😊

Bugünkü gönderimin konusu ülkemizde fonksiyonel tıp ateşini yakan, insanları bu yaklaşımla adım adım tanıştıran, doktorları eğiten, hem tıp camiası hem de toplum ile bağ kurup bunlar arasında adeta bir köprü oluşturarak sesini duyurmayı başaran, bana göre Türkiye’nin Mark Hyman ayarındaki hekimi Mustafa Atasoy’un 2. Kitabı Menopoz Öncesi - Sonrası Hormon un incelemesi.




17 Mayıs 2019 Cuma

MİYELİN YENİLENMESİNİ TEŞVİK ETMENİN KANITLANMIŞ 27 YOLU

Merhabalar,

Nihayet D vitamini ile vuslata erdiğimiz günler geldi. Günler güneşli geçip uzadıkça dışarıda geçen zamanlar arttı ve gönderiler azaldı.
Bugün çevirmek için seçtiğim konu miyelin onarımı. Özellikle MS gibi demiyelinizan hastalıklar ile mücadele edenler için faydalı bilgiler içeriyor. Bu makale o kadar uzun olmasına rağmen çok hoşuma gitti ve pek çok gönderimin aksine kontrol panelimin taslaklar bölümünde hiç beklemeden bir çırpıda çevirdim diyebilirim. 

10 Mayıs 2019 Cuma

GERÇEK TIP - AİDİN SALİH - KİTAP NOTLARIM 📖



Bir gün arkadaşımla alışveriş yaparken, “Bekle, sana çok güzel, kadim bir kitap alacağım” dedi . Aldı da. İnsanın ona kitap hediye eden dostları olması paha biçilemez… Bu kitap bir süre okunmayı bekledi. Birkaç sefer göz atıldı. Çok ilgimi cezbetmedi. Rafta durdu durdu.. Derken araya başka kitaplar girdi. Sonra birkaç ayrı kitapta bu kitaba ve yazarına yapılan atıflar duymaya başladım. En son bir arkadaşımın bu kitaptaki organ temizleme işlemlerini bir doktor kontrolünde yaptığını ve önemli iyileşmeler sağladığını bizzat kendisinden dinleyince iyice merak ettim, okumaya başladım. Fakat alışık olmadığım bir türdü. Kaynakçalar, referanslar gibi benim bu ayarda kaynak kitapta olmasını beklediğim bölümler pas geçilmişti. Yazar hakkında özgeçmiş mahiyetinde kısa özet bir paragraf vardı. Yazar, kitapta anlatımını pekiştirmek için yer yer Kuran’dan ayetlere, sık sık hadislere başvuruyordu. Aslında kitap daha çok İslami yaşam tarzına uygun olarak yaşayarak sağlıklı kalma ve mevcut hastalıklardan kurtulma üzerine dizayn edilmiş. O nedenle bunu bilerek okumak gerekiyor. Pozitif bilimler okumuş ve her şeyin bilimsel izahını görmeyi isteyen kitleyi bu yönü ile rahatsız edebilecek bir kitap.

Peki Aidin Salih kim ?Ukrayna’da Tıp  Fakültesini bitirmiş. Sovyetler Birliği’nde yıllarca doktor olarak çalışmış. Daha sonra Taşkent Devlet Üniversitesi’nde Biyoloji bölümünden mezun olmuş. Biyoloji eğitimi sırasında insan ve hayvan hastalıkları konusunda detaylı çalışmış. Ortodoks bir aileden gelmesine rağmen İslam dinini seçmiş.

3 Mayıs 2019 Cuma

SİBO ve SİNDİRİM SİSTEMİ



Bloğumda zaman zaman bahsettim SİBO dan.
Biraz daha kapsamlı olarak bu gönderide detaylı bilgi bulabilirsiniz.

Kaynaklar
https://draxe.com/health/sibo-symptoms/
https://www.facebook.com/watch/?v=1456053657872655
https://www.siboinfo.com/

Sindirim sistemi, bedeninizde sindirimle alakalı her bir parçayı içeren karmaşık bir sistemdir:
  • Ağız
  • Özefagus (yemek borusu)
  • Pankreas
  • Sinir sistemi
  • Mide
  • İnce bağırsak
  • Kalın bağırsak (kolon)
  • Anüs
  • Safra kesesi
  • Karaciğer
  • Bağışıklık sistemi
  • Sindirim sisteminde ve bedenimizin diğer her yerinde yaşayan trilyonlarca bakteri

İYİ BİR SİNDİRİM SİSTEMİ SAĞLIĞININ İŞARETLERİ
  • Yemek yedikten sonra kendinizi iyi hissedersiniz
  • Günde bir ila üç sefer büyük tuvalete çıkarsınız- dışkınız düzgün ve biçimlidir.
  • Yemekten sonra gaz, şişkinlik, kramp ya da ağrı sorunu yaşamazsınız.
  • Dışkınızda sindirilmemiş gıda görmezsiniz.
  • Sindirimi kolaylaştırıcı ilaçlara gerek duymazsınız.
  • Mide ve yemek borusundan ya da asitten kaynaklı reflu semptomları yaşamazsınız.

KÖTÜ BİR SİNDİRİM SİSTEMİ SAĞLIĞININ İŞARETLERİ

SİNDİRİM NASIL OLUR